Yazar arşivleri: EDİTÖR

Kıyı Dolguları ve Kıyı Düzenlemeleri Üzerine Hukuksal Yaklaşımlar ve Kıyı Korumaya İlişkin Çevresel Önlemler

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi, Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi

Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü

ÖZET:

Kıyılara dolgu yapılmasına prensip olarak karşı çıkmak pek anlamlı olmaz. Çünkü olayı bir çok kriter açısından değerlendirmek gerekir.

İster yerel olsun ister merkezi olsun bir ihtiyacı oraya koyan veya dile getirenden bu ihtiyacın bir çok açıdan uygun olup olmadığını düşünmesi veya göz önünde bulundurması beklenemez. Bunu düşünmek ihtiyacı dinleyen ve icraatı yapacak olan kişi veya kuruma aittir. Bu kişi veya kurum da icraat için 40 kez düşünüp 1 kez uygulayacaktır. Bu düşün sürecinde ise, ihtiyacı talep edenin bakış açısını, halk katmanlarının bakış açısını, ticaret ve sanayi kesiminin bakış açsını geleceğin de düşünülmesi için bilim çevresinin bakış açısını öğrenmesi gerekmektedir.

Anahtar Kelimeler:

kıyılar, kıyı dolguları, çevre, çevre koruma, kıyı dolgusu, kentsel rant, imar hukuku, kent sorunları, çevre sorunları

 

Okumaya devam et

Turizme Yönelik Olarak İç ve Dış Mekanlarda  Yaşlı ve Bedensel Engelliler İçin Düşünülmesi Gereken Mimari Tasarım İlkeleri

Şen YÜKSEL

Beykent Üniversitesi,  Mühendislik Mimarlık Fakültesi, İç Mimarlık Bölümü

 

Özet

Doğal ve kültürel kaynaklar açısından zengin olan ülkemizde, turizmin ekonomi ve uluslararası ilişkilerde önemli bir güç olduğu anlaşılmıştır. Hem turizm sektörünün hem de ülke yöneticilerinin bu konuya yaklaşımları, olumlu adımların atılmasında önemli katkılar sağlamaktadır. Ancak turizm, fiziksel çevre şartları ile de çok sıkı ilişki içinde olan bir hizmet sektörüdür.

Sağlık turizmi, eko turizm ve kültür turizmi açısından bir odak konumunda bulunan ülkemiz turizm potansiyeline sahip ülkelerden biridir. Konaklama tesislerinin sayısal azlığı, iç ve dış mekan tasarımındaki yetersizlikler; özellikle yaşlı ve engelli konforuna uygun olmayan tasarımlar gibi eksik fiziksel çevre şartları, bu potansiyelinden yeteri kadar yararlanmasına engel olmaktadır. İstatistikler ve mevcut turizm politikasındaki hedefler doğrultusunda beklenen turist sayısındaki artıştan payını alabilmesi için,  yeterli fiziksel çevre koşulları sağlanmalıdır.

Bu çalışmada; gelecek turist profili içinde yüksek dilime sahip 65 yaş üzeri kişilere ve bedensel engellilere yönelik konfor koşullarını yerine getirebilmek için, dış mekanlarda ve konaklama tesislerindeki mimari tasarım ilkeleri irdelenecektir. Okumaya devam et

Makale Yazarı ve Makaleler / Publisher and Articles

Makale Yazarı ve Makaleler / Publisher and Articles

İÇİNDEKİLER:

  1. Daralan Kentlerde ve Zamanda, Kısalan ve Yüzeyselleşen Edebiyat Ortamında Çocukların ve Gençlerin İdeal Gerçeklik ve Reel Gerçeklik İkileminde Algı ve İlgi Sorunsalı / Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN
  2. İslam Ceza Hukukundaki  Kısasın İdamla Karşılaştırılması Prof. Dr. Bilal UÇAR
  3. Türk Çocuk Edebiyatındaki Savaş ve Göç Konulu Hikâyelerin İleri Yavrutürk Çocuk Dergisindeki Örnekleri Üzerine Bir Araştırma / Yrd. Doç. Dr. Mustafa Said KIYMAZ – Okt. Necati KIYMAZ

Daralan Kentlerde ve Zamanda, Kısalan ve Yüzeyselleşen Edebiyat Ortamında Çocukların ve Gençlerin İdeal Gerçeklik ve Reel Gerçeklik İkileminde Algı ve İlgi Sorunsalı

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi

 

Özet:

Teknolojik ve demografik gelişmelerin bir sonucu olarak Mekan daraldığı gibi, zaman da daralmakta dünyada her geçen gün. İnsanlar önce kırdan kentlerin daralan alanlarına hücum ettiği gibi, adeta kibrit kutusu gibi evlere yığıldılar. Mekansal anlamda bu yığışma, san’ata dair, edebiyata dair içeriğe ve niteliğe dair hemen çoğu şeyi tekdüzeleştirme sürecine sokmuştur.

Öte yandan kentsel alanlardaki daralma, geometrik olarak artan teknolojik gelişmelerin de temel etkisiyle dünyadaki hızlı nüfus artışının da etkisiyle insanlar, sadece mekanı değil, aynı zamanda günün yirmidört saatini de diğer insanlarla paylaşmak zorunda kalmışlardır. Bir nevi, günlük kullanımdaki onlarca yüzlerce teknolojik araç, gereç ve aygıtlar, insanlara zaman kazandırmak yerine zaman tüketen varlıklar halini almıştır.

Bütün bu zaman mekan ve insan bağlamlı gelişmeler, mekan bağlamında mimarideki san’atı ve onun derinliğini yok ederken, zaman bağlamında ve teknolojik bağlamda da kültürel ve edebi derinliği önemli ölçüde yok etmiştir.

Geometrik artışlı Teknolojik gelişme ortamında insanoğluna jenerasyon bağlamında baktığımızda, zaman ilerledikçe her bir jenerasyon (doğum dönemi) yazından / edebiyattan hızla kopuşu getirmiş, uzun uzun romanlar kısalmaya, öyküleşmeye, onlarca sayfa olan öyküler birkaç sayfaya düşmüş, hatta bir sayfalık bir yazı bile yeni jenerasyonun katlanarak okuduğu metinler haline gelmiştir. Son onbeş yılda doğan çocuklarımız ve gençlerimiz böylesi bir dünyayı gerçek ve ideal dünya olarak algılamaya başlamıştır.

İdeal gerçeklikte, san’at ve edebiyatın insanoğlunun yaşamındaki önemi ve gerekliliği ortadayken, ilahi gücün san’atının insanda ve onun eserlerinde tecellisi bir bilinç veya kültür ögesi iken, reel gerçeklikte, twitter veya facebook gibi yaygın sosyal medya sistemleri bir insanın katlanabileceği yazın uzunluğunu 140 karakterle sınırlayarak katlanma katsayısını kronikleştirmeye başlamıştır.

Gençlerimizdeki ve çocuklardaki mekan, zaman, yazın ve içerik algısı başta belirttiğim nedenlerle kökünden değiştiğinden, ilgi katsayısı da her geçen gün düşmektedir. Bu süreçte şu an için yüreğimize su serpen olgu, insanların köylerine geri dönüş süreci, teknoloji yoğun / teknosfer ortamının ve fordist toplum yapısının konjonktürel anlamda bıkkınlık yaratmaya başlamasıdır.

Keywords: kent, zaman, edebiyat, teknoloji, çocuk, genç, teknosfer, daralan kentler, daralan zaman, çocuk edebiyatı, gençlik edebiyatı

  Okumaya devam et

İslam Ceza Hukukundaki Kısasın İdamla Karşılaştırılması

Prof.Dr.  Bilal UÇAR

Kırgızistan Çüy Ünversitesi Öğretim Üyesi

ÖZET

Tarihte batılca uygulanan kısasa, İslam adalet ve de hafifletme getirmiştir. İslami kısasla töre cinayetleri, terör ve kan davasıyla öldürmeler önlenmiş, maktulün velisine af izni verilmesiyle de hayata hayat katarak insan hayatına değer gösterilmiştir. İslam ferde ceza yetkisi vermemiş, bunu meşru otoriteye bırakarak keyfi öldürme ve hareketleri önlemiştir. Kısası uygularken bile eşitlik ilkesini göz ardı etmemiştir. Kısas öldürmeleri önlemiş hayata kazandırmıştır.

1923 yılında toplanan Avrupa Hukuk konferansı bildirisinde insanlığın 2000 yıllık ortak akıl muhakemesi ile yeni ulaşabildiği ideal hukuku, Hz. Muhammed’in asrı saadetinde uygulamaya muvaffak olduğu beyan ve kabul edilmiştir. Bu demektir ki ortak aklı selim ideal hukukunda da kısas kabul edilmektedir.

Basitçe; ABD, Çin vb ülkelerdeki ile S. Arabistan ve İrandaki öldürme sayısı yıllık istatistiki kıyaslamaları sonucunda da; İslam Ceza Hukukundaki Kısasta adalet ve hayat olmakla birlikte öldürmeden önce kesin caydırma ve öldürmenin neden olduğu daha fazla öldürme ve diğer zararları önleme ile daha fazla hayat kurtarma bulunduğu da ispatlanmaktadır. Kısasın olduğu ve olmadığı yer ve zamanlardaki öldürmelerin lehine açık fark oranı ve yeni dünya düzenine rağmen öldürmelerin önlenememesi ve artan yükselişi, akıllı hesapla ölçülebilir. Masum hayatların dıramatik öldürülmesine modern ve pozitif hukukun ceza ve adaletinin de çözüm olamadığı acı tecrübelerle anlaşılmıştır.

Eğer kısas karşıtlığı yersiz ise sübjektif ısrar ve inatla karşıtlık da yersizdir. Objektif konsensüsle ve açıklanan nedenlerle insanlık can güvenliği ve dünya selameti için kısas cezası ve caydırıcılığı veya paralel ceza da ideal ve tabii bir çözüm tedbiri olarak düşünülebilir.

ANAHTAR KELİMELER

Kısas, Hukuk, Adalet, Can, ABD, S.Arabistan, Pozitif hukuk, Tabii hukuk, İdeal hukuk Okumaya devam et