Sayın Başbakanım. Ben ne şahsınızdan, ne partinizden ne de herhangi bir şekilde herhangi bir siyasi arenadan getirim (rant) alan, nemalanan, mevkii ve makam bekleyen ve en basit ifade ile alkış alan tebrik alan ve bunu bekleyen bir yazar değilim.
İktidara geldiğinizden bu yana ve hatta İstanbul belediye başkanlığınız döneminden beri sizi takip eden ve Türk siyasetine şahsiyet kazandırmanızdan dolayı tebrik eden biriyim
Ancak son zamanlarda Suriye sınırındaki mayın temizleme işinin İsrail’e ihale edileceği şeklinde gazetelerde yer alan haberler beni tedirgin etmeye başladı. Umarım doğru değildir. Elbette yabancı sermayenin ülkeye gelmesinde zarar olmaz. Hatta topraklarımızın 44 yıllığına kiraya verilmesi de zararlı değildir. Eğer ekonomiyi ciddi katkıları olursa Hıristiyan iş adamalarına da verilebilir. Ama mason olmamaları şartı ile.
Ancak bu İsrail ‘e verilecekse iki kere düşünmek gerekir. Hatta hiç düşünmeden vazgeçmek gerekir.
Bu mayınları döşeyenlerin elinde harita vardır. Türk Silahlı kuvvetleri eğer bu haritaları çıkartırsa çok zor olmaz. Bunu kendi ülkemiz içerisinden yerli iş adamalarında ihale edebilirsiniz.
Hatta bunu silahlı kuvvetler de yapabilir.
Eğer silahlı kuvvetler bunu yapamayacaklarını açıklıyorsa, bunun başka sebepler vardır. Birileri Türk Silahlı kuvvetlerini devre dışı bırakarak İsrail ‘in ihaleyi almasını sağlamaya çalışıyordur. Bunun için başta genelkurmay başkanının ve sağduyulu askeri bürokratların dikkatli olmaları gerekir. Bu mesele sadece mayın tarlasının temizlenmesi değil, buraya yerleştirilecek olanların yarın bu memleketin başına açacakları gaileler dikkate alınmalıdır.
Araştırılması gerekir. Kendi döşediği mayın tarlasını temizleyemeyeceklerini söyleyenlerin art niyetleri yoksa başka şekilde yanıltılıyorlardır.
İsrail girdiği yerden çıkmaz. 44 yıl içerisinde İsrail oturduğu o topraklara koloni kurar. Havralar yapar, okullar açar, ders kitaplarında destanlar uydurur ve yetiştirdiği nesillere o toprakların kendilerine dedelerinden kaldığını okutur ve ispat da eder!
Bu gün Filistin de yaşananlar yarın bu topraklara da taşınır. İsrail ve Amerika buradakilerin can güvenliğini sağlamak için askeri yığınak yaparlar.
Bu bir hayali senaryo değildir. Tarih ibret alınmadığı sürece tekerrür edecektir. Cennet mekân Abdulhamid han Filistin den Yahudi ye toprak satmamamsının tek sebebi onların amaçlarını ve niyetlerini iyi bilmesinden kaynaklanıyordu. O satmadı ama korktuğu şey Müslüman’ın başına geldi.
Zaten İncirlik üssünün esas gayesi bizi Rus saldırısına karşı korumak değil İsrail in orta doğuda güvenliğini sağlamaktı. Allah aşkına bunu daha ne zaman anlayacaksınız?
Davos da İsrail cumhurbaşkanına gösterdiğiniz tavır ile yüreklere su serptiniz.
Filistin de Müslümanlara verdiğiniz destek gözlerimiz yaşarttı. Türk siyasetine Abdulhamid handan sonra en soylu duruş sizin şahsınız ve hükümetiniz döneminde geldi.
Sayın Başbakanım. Tekrar ediyorum. Ben ne sizden ne partinizden ne de herhangi bir şekilde siyasi arenadan rant alan nemalanan, alkış alan, tebrik alan ve bunları bekleyen bir yazar değilim. Bu samimi tavrımı sadece iyi niyet ama; “ Senin bilmediğin şeyler var” diyerek geçiştirmemenizi ve bir kere daha düşünmenizi istirham ediyorum.
Evet, ben orda değilim. Sizin içinde bulunduğunuz şartları bilemem. Hatta sizin siyasi stratejinizde tam olarak bilemem. Ama benim bildiğim bir şey var. Ne zamanki Yahudileri içimize alarak biz onlara imkân verdik. İşte o yıllardan sonra asla iflah olmadık. Fitneden fesattan gözümüz ayıkmadı.
Ekonomimizi çökertenlerde, dine fitne sokanlarda, ajan hocalar eğiten tarihimizi saptıran bunlardır.
Azınlık olmalarına rağmen halen daha bu ülkede iktidarları devirenlerinde arkasında bunlar vardır. Mason sanayiciler, sabataist akımlar, satanist sapıklar, tamamıda bu fitne kolonisinin güdümündedir.
Evet, ben her şeyi bilemem ama bundan eminim işte
Sadece İsrail’ e değil. İsrail ile bağlantısı olabilecek her kişiye de bu topraklardan bir karış bile vermeyin. Ne kadar para verirse versin.
Eğer bu mayın temizleme işine Yahudi girerse bu vebal size yeterde artar bile vesselam.