Genelkurmay bildirimindeki kaygının dayandığı iki temel unsur var.
Bunlar, beka ve coğrafyadır.
Önce coğrafyaya bakalım. Siyasi coğrafyamızda değişen tek bir unsur vardır. Her ülkeye saldırma potansiyeli taşıyan, emperyalist Amerika artık sınır komşumuzdur. Kukla Kürt devletini kurmuş ve bu cenahtan tehditlerini savurmaktadır.
Amerikanın Irak’taki varlığı Türkiye’nin toprak bütünlüğüne tehdittir.
Coğrafya meselesi de beka meselesi de budur.
Yoksa ne Suriye, ne Yunanistan, ne Irak’ın kendisi Türkiye için bir tehdit olabilir. Güneyden gelen tehdit Amerikan tehdididir.
Asimetrik savaşın arkasındaki asıl güç budur. Yoksa ne Fitnetullah, ne Altan’ın sakallı ajitatörleri Türk ordusu için tehdit olabilirler.
Gerçek tehdit Amerika ve onun içeride kullandığı gladyosudur.
Türk Ordusuna karşı asimetrik savaş yürütenlerin, şimdilik demokrasi savaşı yürüttüklerini söylemeleri, saklandıkları çalılıklardan daha kolay ateş etmelerini sağlamaktadır.
Siyasi iktidar ise, Amerikanın dünyada işlediği vahşetin ortağı durumundadır. Zaten siyasi iktidar mevzilerinden Amerika’ya gerekli yardım yapılmasa asimetrik savaşın içerdeki elemanları bu kadar kolay kurşun sıkabilir mi?
Siyasi bir irade yoktur. Siyasi iradesizlik, Orduyu zorunlu olarak siyasi boşluğu da dolduracak hamleler yapmaya mecbur etmektedir. Ordu her fırsatta iktidar heveslisi olmadığını belirtmektedir. Demokrasiden ve hukuktan yana olduğunu ifade edip durmaktadır.
Amerikanın bu asimetrik savaşı 1998’den beri devam etmektedir. Irak’ın işgaline Türk ordusunu dahil etme çabaları ile başlamıştır. Türk Generaller hizadan çıktı dedikleri günden beri, Ordu kumanda kademesine karşı parçalama operasyonları yürütmektedir.
Ergenekon Tertibi vatansever aydınlar ve subaylar üzerinden yürütülmektedir. Tıpkı İngiliz işgali altında, 1920’lerde Türk Subaylarına karşı yürütülen Nemrut Mustafa Paşa Mahkemeleri ve Damat Ferit hükümeti günlerini yaşamaktayız.
Türkiye bu sürece teslim olmayacaktır.
Asimetrik savaşın unsurları apaçık ortadadır. Siyasi iktidar kendi ordusu ile savaş halindedir. Halk tertipler ile susturulmuştur. Mitingler bile çeşitli yollardan engellenmektedir.
Savaş Türk Halkına karşı yürütülmektedir. Ordunun sorumluluğu kadar halkın da sorumluluğu vardır.
Türk halkı bu sürece teslim olamaz. Hayâsız saldırı milli bir hükümet ile önlenebilir.