Fırat AYHAN
EKO-POLİTİK
Öğretim üyeleri ile gazetecilerin internette bir kampanya başlatacakları haberleri yayılmaya başladı.
‘Özür Diliyorum’ adıyla başlatılacak kampanyada Ermenilerin ‘Büyük felaket diye tanımladıkları 1915 Ermeni tehcirinde yaşanan olaylar nedeniyle, duyarsız kalınmasını, bunun inkâr edilmesini vicdanı kabul etmeyen, içlerinde Profesörlerin de bulunduğu aydınımızın imzaları olacak. Yılbaşından sonra internet sitelerinde yer olacak bu kampanya ya büyük katılım hedefleniyor.
Özür dilemenin nedeni ise; Yüz yıla yakın bir sürede bu konunun açıkça konuşulmadığı, Ermenilerin yaşadıkları olaylardan Türk insanının haberdar olmadığıdır. Profesörlere göre: ‘Türk insanı Türkiye tarihi ile ilgili görüşlerini beyan hakkı vardır. Bireyin hissiyatını öne çıkaran bu kampanyanın vakti gelmiş geçiyor’
Aydınlara Hatırlatma:Tek acı çeken Ermeniler değildir!
Birinci Dünya Savaşı döneminde iktidarda bulunan İttihat ve Terraki Partisinin yöneticileri her alanda başarısız bir yönetim göstermişlerdir. Bu yönetim sonucu Osmanlı’da yaşayan her insan acılar çekmiştir.
Aydınlara soruyorum: Savaşların ardı arkası kesilmediği bir dönemde Türk’lere yapılan katliamlardan kimin haberi var? Savaş döneminde devleti yönetenlerin haklı veya haksız gerekçelerle aldıkları kararların sonuçlarını tarih karşısında bizim hesap vermemiz ne kadar adildir?
Özür dilenecekse eğer; O dönemde Oğullarını, kocalarını, çocukların babalarını cephede kaybedenlerden diğer yandan çeteler yüzünden katliama uğrayan halkttan (Hangi milletten olursa olsun) özür dilenmesi gerekmiyor mu? Cephelerde mezarları dahi belli olmayan milyonlarca şehit bu yaptığınızdan dolayı sizden hesap sormaz mı? Uygulanan tehcir sırasında bilinçli bir soykırım olmadığı halde asıl soykırımı yapanlar neden görmezlikten geliniyor?
Eğer uygulamalar nedeniyle ortaya çıkan olaylardan dolayı tarih karşısında hesabını, vicdan muhasebesini biz yapacaksak; Türk’lere karşı girişilen vahşetin vicdan muhasebesini kimler yapacak? Katledilen Türk’lerin toplu mezarları ortaya çıkmaktadır. Ermeni çetelerinin çoluk, çocuk, kadın demeden yaptıkları katliamların özrünü kim yapacak?
Birinci Dünya Savaşında galip ülkeler arasında yer almadığı halde Hellenizm rüyalarıyla Anadolu’yu işgal eden, başaramayacağını anlayınca da şehirleri yakıp yıkan, çocuk, kadın demeden katliam yapan Yunan çeteleri (Ordusu demeye dilim varmıyor) vahşetinin vicdan muhasebesini kim yapacak? Bu katliamın özrünü kim yapacak?
Yakın yıllarda bir Ermeni terör örgütünün olaylarla ilgisi dahi bulunmayan Türk diplomat ve görevlilerine karşı yaptıkları hain saldırılar karşısında, kim özür dileyecek?
Yine yakın tarihimizde Kıbrıs’ta Türk’lere karşı yapılan soykırım girişimlerine karşı sessiz kalıp, bu vahşeti engellemek için Türk Ordusunun yaptığı müdahaleyi işgal olarak gören, adadaki barış oylamasında ‘Hayır’ diyenleri ödüllendirerek, AB’ye alanlar neden özür dilemiyor?
Sayın aydınlarımız; Önce Türk’lere yapılan soykırım ve vahşetleri araştırın. Bu araştırmalar sırasında ortaya çıkacak olayları görünce asıl o zaman vicdanınız sızlayacaktır. Bu güne kadar bunları ortaya çıkarmayıp, uluslararası platformda bu katliamları ifade etmediğiniz için, Türk milletinden özür dileyin!
Siz özrünüzü yanlış yere yaparsanız tarih sizi affetmeyecek!
Fırat AYHAN