Çok Tartışılan IMF nin soluğu ensemizde…
Bu satırlarımızı takip edenler bilirler, IMF anlaşmasının artık son zamanlarda yapılması gerektiğini birkaç defa açıklamak durumunda kalmıştık. Biz olaya ekonomik gereklilikler açısından değil bütün olarak neredeyse batının her kurumunu red ediyormuş gibi gözüken Hükümetin bu durumu minimum zarar yaratacak ve yerli programla uygulamayı destekleyecek bir modelle ispat etmesi, yani batının kurumlarının red etmediğini özellikle ekonomik faaliyetlerini hala böyle bir entegrasyonda sürdürmeye çalıştığını anlatması gerekliliği üzerinde tartışmıştık. Bu manada yeni yıla girerken Sayın Babacan dan gelen açıklamalar dan sonra Sayın Başbakanında çıkışı anlaşmanın çok yakın olduğunun hissettirdi. Son olarak da Cemil Çiçek benzer bir açıklama yaptı.
Siz bir şey anladınız mı?
Yani herkes niyet belirtiyor. Neden eskisi gibi IMF board’una yazı gitmiyor ve IMF bir heyet göndermiyor? Neden anlaşmanın gereği olan heyet ülkeye gelip görüşmelere hemen başlamıyor da Başbakandan tutunda 2 bakan daha açıklama yapıyor… Açıklamaların sonu gelir mi bilmiyorum. Bence güvensizlik devam ediyor. Bir kararlılık eksik diye düşünüyorum. Bunu biz oturduğumuz yerden anlayamayız. İlgili birimler kamuoyuna gerekli tatminkar açıklamaları yapmak zorundadırlar.
Bu gibi durumlarda yapısından dolayı finans – ekonomi çevreleri çok şüpheci yaklaşacaktır. Belirsizlik ortamı olduğunda bunu gereğini yerine getiren finans camiası bununla ilgili tepkisini de yerinde yapacaktır diye düşünüyorum.
Bunlara rağmen anlaşma olacak izlenimi edindik. Artık geri dönüş yok gibi gözüküyor.
Bu arada dünya yeni yıla pozitif havada başladı. Özellikle emtia fiyatlarındaki artış bir moral oldu ve belli başlı hisse senedi piyasaları da alıcılı seyretti…
IMKB de haftaya artış ile başlamış oldu. Kısa vade de endeks hedeflerini 55.000-58.000 seviyeleri olarak algılayabiliriz. Sanırım Ocak rallisi güdüsü bu ortamda etkin olacaktır. Yurtdışı piyasalarda da yaşananlar gelişmeleri olumlu etkiliyor. Şu ana kadar da bunu destekler niteliktedir.
ABD kaynaklı pozitif hava devam edecek gibi görünüyor. Bu hem Doların yurt dışı piyasalarda değer kazanmasının önünü açıyor. Hem de güven duygusunu aşılıyor. Euro/ USD Paritesinin 1.25 seviyelerine kadar çekilebileceği yorumları bu yüzden güç kazanıyor.
Türkiye açısından bu gelişmelerin yanıda diğer bir olumlu faktörde IMF anlaşması dır. IMF anlaşması bir dizi olumlu gelişmeyi tetikleyebilir. IMF anlaşması olduktan sonra kurlarda yaşanabilecek düşüş baskısı ve faizlerdeki düşük seviyeler para için alternatif alanlar bulma arayışını başlatacaktır. Ben bu nokta da hisse senedi piyasalarının çok cazip olacağını düşünüyorum. Kısa vadeli düzeltmeler daha sonraki çıkışlara sebep olacağından dönemler içinde düşüşleri iyi değerlendiren en fazla kazanç sağlayacaktır. Bol al satlı bir yıl olacağı kesin. Endeks aralığı vermek de çok erken.
Yeni yılın bol kazanç ve huzur getirmesi dileği ile.