Doğanın tasarımı, insanın tasarımına karşı! | Natures design, versus man’s design!

 

 

Chief Editor

Dr. Ahmet FİDAN

Natures design,

versus man’s design!

Doğanın tasarımı,

insanın tasarımına karşı!

 

Planning is the most naive, safest and most proactive indispensable part of disaster and crisis management. There are thousands of aphorisms, proverbs or idioms about the importance of planning in all world societies. In epidemics, primary protection, ergonomic and sustainable planning makes it necessary in terms of public health.

All the designs that human beings construct and implement in an egocentric structure towards nature are doomed to be corrupted by nature with a high probability in the medium term, although it may not be seen in the short term. All people should never neglect this logic. To dominate nature, obedience to its principles is essential.

All humanity has been passing through the tunnel of natural disasters, which has been under its influence in the past months and continues. On the one hand, synchronized forest fires worldwide; on the other hand, floods and tornadoes, earthquakes, and typhoons made 2021 a year full of disasters.

Although a considerable majority of people say that the basis of the epidemic disaster, which is seen as an industrial commodity, is due to economic concerns, and on the one hand, they say that natural disasters are the product of projects such as HAARP, but science and scientific approach cautiously approach these discourses and act on concrete evidence.

In this context, effective, applicable and sustainable planning is essential to eliminate the destructive effects of both natural disasters and/or man-made disasters. In times of disaster, the primary task of the crisis desk created by the city administrators is an effective disaster management plan.

Our journal would like to draw attention to natural and man-made disasters in the next two issues, including this one.

Dear Readers and Authors;

In our previous articles, there were errors in our number figures. Since the establishment of the journal, there have been repeated typos in a few of our editorial letters, since the previous issue is the base of the next issue. We’re fixing that, starting with this issue.

We are with you in our 48th issue. Our current issue, which was 46 in the editorial letter of our previous issue, should have been 47. We fix it. We wish and hope in this regard and there have been no grievance.

In this issue, we have a total of 25 Research Articles, 5 of which are compilations. In this issue, there are 5 studies on disasters. The overwhelming majority of other works are works related to urban. In our following issues, we suggest our authors deal with issues related to world cities in a comparative manner.

The accreditation studies of our journal for Web of Science continue at full speed. By the end of January 2022, we will have created our infrastructure and made our application. Dicle University II. Our special issue of the International Architecture Symposium has been moved to 2022 due to the delay in the arbitration processes. We expect our special issue to be formed at the beginning of February 2022.

Dear Authors;

Our journal has decided to make some radical changes and innovations as of 2022. We can list them as follows:

  • In accordance with our Editorial Board decision, since the beginning of 2022, the article similarity rates have been changed. Accordingly, we stated that the similarity rates would be at most 1% for each reference. While reiterating this requirement, only the bibliography and abstract parts should be excluded when checking for similarity in scanning programs. On the other hand, the aforementioned search must be done through the written language of the article. We would like to point this out as well.
  • This fee, which we have requested for publication processes and technical costs, of course, does not mean the guarantee of publishing the articles.

Doğanın tasarımı, insanın tasarımına karşı!

Planlamalardaki Uygulanabilirlik

Planlama, afet ve kriz yönetiminin en naif, en güvenli ve en proaktif vazgeçilmezidir. Planlamanın önemine ilişkin, tüm dünya toplumlarında binlerce vecize, atasözü veya deyim vardır. Salgınlarda da, kamu sağlığı açısından primer koruma, ergonomik ve sürdürülebilir planlamayı gerekli kılar.

İnsanoğlunun doğaya karşı egosantrik bir yapıda, kurguladığı, uyguladığı bütün tasarımlar, kısa vadede belki görülmese de orta vadede yüksek bir olasılıkla, uzun vadede ise kesinlikle doğa tarafından bozulmaya mahkumdur. Şu mantık tüm insanlar tarafından asla ve asla ihmal edilmemelidir. Doğaya hükmetmek için, onun ilkelerine itaat etmek şarttır.

Geçtiğimiz aylarda ve halen de etkisinin devam etmekte olduğu doğal afetler tünelinden geçmekte tüm insanlık. Bir taraftan, tüm dünyadaki senkronize orman yangınları, bir taraftan seller ve hortumlar, depremler, tayfunlar, 2021’i felaketlerle dolu bir yıl olarak tarihe geçirdi.

Hatırı sayılır çoğunlukta bir insan kitlesi, endüstriyel bir meta olarak görülen salgın felaketinin temelinin ekonomik kaygılardan kaynaklandığını söylese de, bir taraftan, doğal afetlerin HAARP vb. projelerin bir ürünü olduğunu söylese de, bilim ve bilimsel yaklaşım bu söylemleri ihtiyatlı görmekte ve somut deliller üzerinden hareket etmektedir.

Bu bağlamda, doğal kaynaklı afetler ve/veya insan kaynaklı afetlerde, her ikisinin, yıkıcı etkilerinin bertaraf edilmesi için, etkin, uygulanabilir ve sürdürülebilir planlama şarttır. Afet dönemlerinde, kent yöneticileri tarafından oluşturulan kriz masasının da öncelikli işi, etkin bir afet yönetim planı olmaktadır.

Dergimiz, bu sayı dahil müteakip iki sayısında doğal ve insan kaynaklı afetlere dikkat çekmek istemektedir.

____________________

Değerli Okurlarımız ve Yazarlarımız;

Önceki yazılarımızda, sayı rakamlarımızda hatalar olmuştur. Dergi kuruluşumuzdan bu yana, birkaç editör mektubu yazımızda, bir önceki sayının bir sonraki sayının altlığı olması nedeniyle mükerrer yazım hataları olmuştur. Bunu bu sayımızdan başlamak üzere düzeltiyoruz.

  1. sayımızda sizlerle birlikteyiz. Bir önceki sayımızın editör mektubunda 46 olarak yazılan sayımız 47 olmalıydı. Düzeltiyoruz. Bu konuda dileriz ve umarız ve bir mağduriyet olmamıştır.

Bu sayımızda, 5’i derleme, 20’si araştırma olmak üzere, toplamda 25 Makalemiz bulunmaktadır. Bu sayımızda afetlere ilişkin 5 çalışma bulunmaktadır. Diğer eserlerin kahir ekseriyeti kende ilişkin çalışmalardır. Bundan sonraki sayılarımızda yazarlarımızdan, özellikle dünya kentlerine ilişkin konuları mukayeseli olarak işlemelerini öneriyoruz.

Dergimizin Web of Science için akreditasyon çalışmaları tüm hızıyla sürmektedir. 2022 yılı Ocak Ayı sonunda alt yapımızı oluşturup müracaatımızı yapmış olacağız. Dicle University II. Uluslararası Mimarlık Sempozyumu özel sayımız, hakemlik süreçlerindeki gecikme nedeniyle 2022 ye kaymıştır. 2022 yılının Şubat ayı başında özel sayımızın teşekkül etmiş olmasını bekliyoruz.

Değerli Yazarlarımız;

Dergimiz 2022 yılından itibaren bazı köklü değişiklik ve yeniliklere gitme kararı almıştır. Bunları maddeler halinde şöyle sıralayabiliriz.

  • Yayın Kurulu kararımız gereğince, 2022 yılı başından itibaren makale benzerlik oranlarında değişikliğe gidilmişti. Buna göre, benzerlik oranlarında her bir referans için en fazla % 1 olacağını belirtmiştik. Bu şartımızı yinelerken, tarama programlarında, benzerlik taraması yaparken, sadece, kaynakça ve özet kısımları hariç tutulmalıdır. Öte yandan, söz konusu tarama, makalenin yazım dili üzerinden yapılmak zorundadır. Bu hususu da belirtmiş olmak isteriz.
  • 2022 yılının ikinci yarısından itibaren (2022/2) okurlarımıza daha iyi hizmet verebilmek, yayın kalitemizdeki nitelik artışına paralel olarak, Yayın Kurulu’muzun 4/01/2022 tarihli ve 2022/422/1 sayılı kararıyla, yazarlarımızdan süreç yürütüm ve dergi editöryal ve grafik tasarım maliyetleri karşılığı olarak dergimizin uluslararası olmasından dolayı, makale başına, 50 ABD Doları yayın ücreti alınmasına karar verilmişti.
  • Yayın süreçleri ve teknik maliyetler için talep etmiş olduğumuz bu ücret elbette ki makaleleri yayınlama garantisi anlamına gelmeyecektir.

• Yayın süreçleri ve teknik maliyetler için talep etmiş olduğumuz bu ücret elbette ki makaleleri yayınlama garantisi anlamına gelmeyecektir.

print

Bir cevap yazın