Maide ÖREN

BİLİNÇ ALTI

Hep söylüyorum, dünyayı düşünceler yönetiyor. Özellikle iki düşünce yönetir; gerçekler ve görüşler. Benim gerçekle kastettiğim; inanç, kültür, ırk ya da yer farkı gözetmeksizin dünya üzerindeki her insanı etkileyen şey.

Aslında gerçeklerin sayısı çokta fazla değildir. Yaşamsa bir gerçektir.

Doğum, ölüm, yeryüzü, yerçekimi, güneş, hava, sıcak, soğuk vs. gerçektir Bunların ve yarattıkları koşulların herkesin üzerinde etkisi vardır. Ve ne olursa olsun bunlar değiştirilemez.

Gerçekleri yok edebiliriz ya da onları bir biçimde kendimiz için kullanabiliriz. Ama gerçeğin kendisini değiştiremeyiz.

Anlattıklarımı tam bir açıklığa kavuşturmak için maddi nesneleri ve fikirleri de gerçeklere dahil ettiğimi açıklayacağım. Dinozorların bir zamanlar var olduğunu gerçeğini kabul edersek, zamanla soylarını tüketerek bu gerçeği şu andaki gerçekliğin bir bölümü olmaktan çıkarak yok edebilir.

Eğer gerçek dediğimiz şey şu an da var olan bir şey olsaydı, dinozorlar bir gerçek değil derdik, çünkü yoktur. Dinozorlar gerçek değildir, onlara ait kayıtlar ise gerçektir.

Gerçeklerin yok edilebileceğini ve bir şekilde kullanılabileceğini ama değiştirilemeyeceğini söylememim sebebi budur.

Yaşamımızı etkileyen en geniş fikir kategorisi görüşlerdir. Bu görüşleri inançlarla bir tutuyorum. Çünkü görüşler gerçekler hakkındaki fikirlerdir. Yalnızca bazı zamanlar bazı insanları etkilerler. Yinede potansiyel bir güce sahiptirler. Çünkü hissettiklerimizi, yaptıklarımızı, başka insanlarla ilişkilerimizi ve kişisel yaşamımızın geri kalan bölümlerini belirleyen şey, görüşlerin değiştirilir olmalarıdır.

Görüşler değiştikçe gerçeklerle ilgili yaşadıklarımızda değişecektir.

Gerçeklerin görüşlerle karşılaştırılması pek çok insanı sıkıntıya sokar. Bir başka deyişle, görüşlerini, gerçekler hakkındaki kendi fikirleri olarak değil de, gerçeğin kendisi olarak kavrarlar.

Çoğu insanın gerçek gördüğü görüşleri bilirsiniz;

“Yaşam bir mücadeledir.” “Başarı şansa bağlı-dır.” “Her şeyi kader belirler.”

“Çevremdeki güçler karşısında çaresizim.” “Beceriksiz ve değersizim.”

“Dünya hoş ve heyecanlı bir yerdir.” “Ben kafama koyduğumu yapabilirim.” “Yaşanacak şeyler tahmin edebilir ya da edilemez.”

Burada gerçekler sadece; yaşam, başarı, her şey, ben, dünya, yapabilirim, yaşananlar. Bunlar gerçektir. Bunlara eklenen şeylerse yalnızca görüşlerdir. Görüşler de olumlu ya da olumsuz olabilir. Ne olursa olsun yaşadıklarımızı onlar yönetir. Yaşam hakkında görüşlerimiz dünyaya baktığımız özel gözlükler gibidir.

Her şey yolunda gidiyorsa, biz daha sağlıklı, mutlu, güçlü daha başarılıyız aman ne kadar güzel. Oysa kendimizi ve çevremizdekileri inceleyecek olursak gözlüklerimizin yani sahip olduğumuz görüşlerimizin her şeyi yoluna sokamadığını görürüz.

Ümitsizliğe kapılmamalıyız.

Görüşler, gerçek demek değildir. Sahip olmak istediğimizi seçecek olan yine biziz. Belli bir düzeyde tabii ki…

Ama bunları istemiyorsak hiçbir zaman taşımak zorunda da değiliz. Bunu asla unutmayalım.