Televizyonu açmış, kanal kanal geziyorum. Belki seyredilebilecek bir şey vardır diye…
Zamanımı onu seyrederek harcamama değecek bir şey…
Neyse, bir çöl sahnesi gözüme takılıyor. Eski yerli filmleri anımsatan üslupta bir genç, “Leyla, Leyla!” diyerek kumlara bata çıka ilerliyor.
Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin, Kerem ile Aslı ve benzeri aşk hikayelerinde mutlak surette bulunan o İlahi sevdayı daima hayranlıkla takdir etmişimdir.
Kendi kendime “tamam” diyorum. Çekim kalitesi ve senaryosu, eserin kalitesinden fersah fersah uzakta,
Okumaya devam et →