Etiket arşivi: anı

“Fitne Uykudadır, Uyandırana Lanet Olsun”!-I

Mehmet ALPEREN

SON DURUM

“Allah Ademi yarattı  cennete  koydu.”

Tarih in  hiç  bir  döneminde İslam dini ile   bilim ( Tıp  fen fizik ve kimya bilimi ) çatışmamıştır .Bu   gerek  doğulu  gerekse batılı  hiç bir  bilim  adamları   tarafından teyit edilmektedir. Hatta bazı  ateist bilim  adamları  bile  bir  yaratıcının varlığını  inkar  etmemişlerdir.  Ancak felsefeciler için aynı şeyi söylemek  mümkün değildir. Ya da felsefecilerin arkasına düşenler  için.  Ne yazık ki bu  tipler, kendileri dinde yay imanda piyade kaldıkları için   hem bir yaratıcıya inanmışlar, en azından bunu  söylemekteler,  hem de felsefecilerin sapık görüşlerini  savunma gereği  duymaktalar . Bunu yaparken de yine kurandaki  ayetleri tevil  ederek kendilerinde  fitneye yeni boyut ( dini boyut)  ekleyerek  fitneyi artırmaktadırlar. Okumaya devam et

Burdur’da Türkiye’yi Anlatan Bir İnsan Öyküsü

Nevval SEVİNDİ

www.nevvalsevindi.com

Neden ülkemizde “akıl”, “bilgi” ve “kültür” kullanılmıyor? Hep ihale, paylaşım, rant ve parada sıkışıyor sistem. Burdur Organize Sanayi Bölgesi’nde bir atölye var. Alman disiplini, tertemiz ve düzenli. Erkan Usta ile abisi Hakan Usta, dünya kalitesinde keman, viyolonsel, kontrbas imal ediyorlar ve tamamını yurtdışına satıyorlar. Burdur Organize Sanayi Bölgesi’nde bir “aykırı” imalathane. Aykırı, çünkü, sanayii ve ticareti gelişmemiş (İnternet ansiklopedisi Vikipedi, Burdur ekonomisini tarif ederken, bir iki fabrika ve imalathane saydıktan sonra şöyle diyor: Okumaya devam et

Toprak Dostu, Gönül İnsanı Aşık Veysel’in Ölümünün 35. Yılı Anısına

Dünyaca ünlü halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu, ölümünün 35. yılında ülkemizin bir çok farklı yerinde özellikle de doğum yeri olan Sivas’ta her yıl anılmaktadır. Aşık Veysel’in doğum yeri olan Şarkışla’nın Sivrialan köyündeki kabri ziyaret edilmekte. Sivrialan Köyündeki Aşık Veysel Müzesini yolunuz düşerse ziyaret etmenizi öneririm. O gönlü geniş insanın dünyasını birebir görebilmeniz için.

Bundan yaklaşık 16 yıl önce kaleme aldığım şiir kitabımda şiir ve şairlikle ilgili şu değerlendirmeyi yapmıştım. “Toprağı, ve hayvanları sevmeyen şair olamaz”. Sevgili Aşık Veysel tam bir doğa dostu, toprak dostu bu yönüyle beni derinden etkileyen ozanımızdır.

Bundan sonraki yazılarımın birinde de TOPRAK KOKUSUNU işlemek istiyorum. Aşık Veysel toprağı çok iyi özümsemiş, kendiyle özdeşleştirmiştir, bütün insanların yapması gereken şeyi o gözleri görmeksizin üstün bir başarıyla gerçekleştirmiştir. Üstadın alnındaki kırışıklıklar, çatlamış toprağı hatırlatır bana. Onun alnındaki kırışık çizgilerin arasından girerim toprağa ve alabildiğince genişler yüreğim, toprakla birleşir bedenim. Gözü ve gönlü toprağa yakın olan mütevazı olmuştur hep. Toprak inanılmaz geniş ve alıcı bir kavramdır. Buna insanoğlu’nun topraktan yaratılması gerçeği gibi, öldükten sonraki istikametimizin mekanı olması da ayrı bir anlam katar.

Veysel aslında insanoğlu’nun bu gerçekçi yolculuğunu özümsemiş ve bizlere aktarmış, bunu sazına ve sözüne tam olarak yansıttığı için kendisi dünyanın kültür mirası kişilikleri arasına girmiştir. Toprağı göremeyen anlayamayan, toprakla özdeşleşemeyen zaten baştan Veysel’i anlayamaz. Toprağı seven kendiyle barışmıştır. Kendiyle barışık olan aslında toplumla da barışık olmuştur.
Hem topraktan hem onun dostu Veysel’den çok ama çok alınması gerekli şeyler var. Yeter ki bunu görmek ve yaşamak isteyin.

ÜNLÜ OZANIMIZIN KISA ÖZGEÇMİŞİ:
”Açar solar türlü çiçek
Kimler gülmüş kim gülecek
Murat yalan ölüm gerçek
Dostlar beni hatırlasın…”
dizelerinin sahibi Aşık Veysel, 1894 yılında Sivas’ın Şarkışla İlçesi Sivrialan Köyü’nde doğdu. Karaca Ahmet ile Gülizar hanımın çocuğu olan Aşık Veysel, çiçek hastalığı yüzünden 7 yaşında bir gözünü kaybetti. Aşık Veysel’in diğer gözü de kısa süre sonra kör oldu. Babasının, vakit geçirmesi için aldığı sazı çalmaya başlayan Veysel, daha sonra saz ustaları Çamşıhlı Ali ve Molla Hüseyin’den ders aldı. Aşık Veysel’in Cumhuriyet’in 10. yılı için yazdığı destanın yayınlanması ve Sivas Aşıklar Bayramı’ndaki başarısı dikkati çekti; bu arada bazı köy enstitülerinde de saz öğretmenliği yaptı. İki kez evlenen, 2 erkek ve 4 kız babası olan Ozan, 21 Mart 1973’de vefat etti.
Toprağın bol olacağı kesin sevgili gönül dostu. Allah doğa bereketiyle rahmet etsin sana. Seni saygı ve özlemle anıyoruz, ölümünün 35. yılında.

Not:
Bu sitede yayınlanmakta olan yazılar http://www.yazarport.com, http://www.gunesgazetesi.net http://www.bilgiagi.net http://www.bilgievreni.com, http://www.siyasalforum.net http://www.gercekgazete.web.tr ile, Gerçek Gazete, Halkın Sesi, Güney Marmara Yaşam ve Fatsa Güneş gazetelerinde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.