Etiket arşivi: Kent

Kent Meydanlarının Kent Kimliği İle İlişkisi

The Relation Betveen Urban Space

and Urban Characteristics

Mahmut Turan EKTİREN

İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi ABD

E-posta: mahmutektiren@gmail.com

ÖZ

Uyarı:

Makale, Akademik Etik’ten gelen intihal bilgilendirmesi nedeniyle yayından kaldırılmıştır. Dergi yayın politikası olarak İntihal raporları dergimizde Volume 10 Issue 3 ten itibaren başladığından dolayı, dergimizin bu durumdan teknik olarak sorumluluğu yoktur. Yayından kaldırma açıklaması yapılmış olsa bile, TÜBİTAK / DERGİPARK yayın ilkeleri kapsamında sayfa sayılarının kaymaması veya boşluğa düşmemesi için makale dosyası korunup, her sayfaya intihallidir ibareli sürümü ile güncellemesi yapılmıştır.

İlgili ve üçüncü kişilere duyurulur.

Makalenin Devamı İçin TIKLAYINIZ!

Büyükşehir Belediye Sınırlarındaki Değişiklik Sonrası, Yerel Yönetimler, Orman, Çevre ve Şehircilik Mevzuatlarına Göre, Meskun Mahal ve Avlak Bölgelerin Belirlenmesinde Ortaya Çıkan Sorunlar

Büyükşehir Belediye Sınırlarındaki Değişiklik Sonrası,

Yerel Yönetimler, Orman, Çevre ve Şehircilik

Mevzuatlarına Göre, Meskun Mahal ve

Avlak Bölgelerin Belirlenmesinde

Ortaya Çıkan Sorunlar

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN
Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi
Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi
ahmet@ahmetfidan.com

Problems Arising in The Determination of The Residental Areas and Hunting Free Regions Acording to Local Administratios, Forest, Environment and Urbanism Legistlation After The Change İn The Metropolitian Municipal Area

ABSTRACT:

The places where human communities live are known throughout history by different names. These concepts are directly or indirectly framed in some disciplines such as urban knowledge, local governments, sociology (social sciences) human geography, anthropological archeology. In this framework, first of all, it is necessary to put forth the conceptual terminology in the shortest way in the context of “residential neighborhood”.

In the context of the Turkish language, people living in communal areas, towns, villages, towns, villages, districts and provinces are ranked in order from the smallest to the largest, Within the scope of the management, we see that these concepts are being used in the villages, towns, municipalities, special provincial administrations, metropolises (metropolis), megapolis, ecumenopolis concepts in terms of world literature. With these concepts, we can look at all these settlements in the residential neighborhood, the megapole, which is the largest settlement area (for now). We can say that as a large area of ​​collective settlement general names such as geography, city, city, medinah, city, urban, commune are made.

However, even though the concept of “residential neighborhood” is perceived as a specific geographical region within the borders of zoning law, local governments, and urban science, it loses the meaning of the “inhabitant concept” when these geographical regions are dispersed to extremely low density geography. In this case, it would be more correct to define the “residential neighborhood” as a residential area, where the boundaries are drawn down into the narrowest area and are permanently seated rather than as a plotted area. In this context, the beginning of the definition of housing or housing, caves, tents and so on. there is a requirement to reduce the individual to an indoor living space.

In our work, a literature review and examples from the literature will be given first, and then the concept of residential neighborhood will be examined and then the definitions and functions of etimology and alchemy will be sought in the local government forests and waterworks administrations (presidencies / ministries).Thus, the issues and issues to be addressed in the determination of the “Avlak Region” within the scope of the Hunting Regulation covered by the Ministry of Forestry and Water Affairs will be addressed. We hope that our work will bring goodness to all concerned and to our common good.

Keywords:

Residental Areas, Hunting Free Regions, Local Administratios, The Metropolitian Municipal Area

ÖZ:

İnsan topluluklarının yaşamakta olduğu yerler tarih boyunca farklı isimlerle anılmıştır. Bu kavramlar kent bilimi, yerel yönetimler, sosyoloji (toplum bilim) beşeri coğrafya, antropoloji arkeoloji gibi kimi disiplinlerde doğrudan veya dolaylı olarak çerçevesi çizilmiş kavramlardır. Bu çerçevede öncelikle “meskun mahal” kapsamında kavramsal terminolojiyi en kısa şekilde ortaya koymak gerek.

Kent bilimi ve yerel yönetimler anlamında insanların toplu olarak yaşamakta oldukları yerlere, Türkçe dili kapsamında en küçükten en büyüğe doğru sıralayacak olursak, konut / mesken, mezra / köy, kasaba, (eski idari yapımızda) bucak, ilçe, il olarak sıralanırken, toplu yaşanılan bölgelerin yönetimi kapsamında ise, bunları köy, belde, belediye, il özel idaresi, büyükşehir (ana kent) belediyesi, (metropolis), dünya literatürü açısından ise,  megapolis, ekümenopolis kavramlarının kullanılmakta olduğunu görürüz. İşte bu kavramsallardan hareketle, en küçük yerleşim yeri olan konut (mesken) den (şu an için) en büyük yerleşim yeri olan megapole kadar bütün bu yerleşim yerlerine meskun mahal gözüyle bakabiliriz. Geniş toplu yerleşim alanı olarak bu coğrafyalara, kent, şehir, medinah, city, urban, komün gibi genel isimlendirmelerin yapıldığını söyleyebiliriz. Okumaya devam et

Daralan Kentlerde ve Zamanda, Kısalan ve Yüzeyselleşen Edebiyat Ortamında Çocukların ve Gençlerin İdeal Gerçeklik ve Reel Gerçeklik İkileminde Algı ve İlgi Sorunsalı

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi

 

Özet:

Teknolojik ve demografik gelişmelerin bir sonucu olarak Mekan daraldığı gibi, zaman da daralmakta dünyada her geçen gün. İnsanlar önce kırdan kentlerin daralan alanlarına hücum ettiği gibi, adeta kibrit kutusu gibi evlere yığıldılar. Mekansal anlamda bu yığışma, san’ata dair, edebiyata dair içeriğe ve niteliğe dair hemen çoğu şeyi tekdüzeleştirme sürecine sokmuştur.

Öte yandan kentsel alanlardaki daralma, geometrik olarak artan teknolojik gelişmelerin de temel etkisiyle dünyadaki hızlı nüfus artışının da etkisiyle insanlar, sadece mekanı değil, aynı zamanda günün yirmidört saatini de diğer insanlarla paylaşmak zorunda kalmışlardır. Bir nevi, günlük kullanımdaki onlarca yüzlerce teknolojik araç, gereç ve aygıtlar, insanlara zaman kazandırmak yerine zaman tüketen varlıklar halini almıştır.

Bütün bu zaman mekan ve insan bağlamlı gelişmeler, mekan bağlamında mimarideki san’atı ve onun derinliğini yok ederken, zaman bağlamında ve teknolojik bağlamda da kültürel ve edebi derinliği önemli ölçüde yok etmiştir.

Geometrik artışlı Teknolojik gelişme ortamında insanoğluna jenerasyon bağlamında baktığımızda, zaman ilerledikçe her bir jenerasyon (doğum dönemi) yazından / edebiyattan hızla kopuşu getirmiş, uzun uzun romanlar kısalmaya, öyküleşmeye, onlarca sayfa olan öyküler birkaç sayfaya düşmüş, hatta bir sayfalık bir yazı bile yeni jenerasyonun katlanarak okuduğu metinler haline gelmiştir. Son onbeş yılda doğan çocuklarımız ve gençlerimiz böylesi bir dünyayı gerçek ve ideal dünya olarak algılamaya başlamıştır.

İdeal gerçeklikte, san’at ve edebiyatın insanoğlunun yaşamındaki önemi ve gerekliliği ortadayken, ilahi gücün san’atının insanda ve onun eserlerinde tecellisi bir bilinç veya kültür ögesi iken, reel gerçeklikte, twitter veya facebook gibi yaygın sosyal medya sistemleri bir insanın katlanabileceği yazın uzunluğunu 140 karakterle sınırlayarak katlanma katsayısını kronikleştirmeye başlamıştır.

Gençlerimizdeki ve çocuklardaki mekan, zaman, yazın ve içerik algısı başta belirttiğim nedenlerle kökünden değiştiğinden, ilgi katsayısı da her geçen gün düşmektedir. Bu süreçte şu an için yüreğimize su serpen olgu, insanların köylerine geri dönüş süreci, teknoloji yoğun / teknosfer ortamının ve fordist toplum yapısının konjonktürel anlamda bıkkınlık yaratmaya başlamasıdır.

Keywords: kent, zaman, edebiyat, teknoloji, çocuk, genç, teknosfer, daralan kentler, daralan zaman, çocuk edebiyatı, gençlik edebiyatı

  Okumaya devam et

Gündem: Yerel ve Bölgesel Kalkınma

Gündem: Yerel ve Bölgesel Kalkınma

İÇİNDEKİLER

  1. Gündem:  Yerel ve Bölgesel Kalkınma / EDİTÖRDEN
  2. Küreselleşme-Yerelleşme Sürecinde Kentsel Yönetişim: Kalkınma Ajansları ve İzmir Örneği / Yrd.Doç.Dr. Fethi Ufuk ÖZIŞIK
  3. Uydukent, Saçaklanma Kentleşmede Bölgesel Eğilimler ve Köy Kent Açılımı: Tersine Göç Sürecinde Asimetrik Göç kaygısı Üzerine / Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN
  4. Yerel Yönetimlerde Etik Dışı Davranışlar / Doç.Dr. M. Akif ÖZER

 

Uydukent, Saçaklanma Kentleşmede Bölgesel Eğilimler ve Köy Kent Açılımı: Tersine Göç Sürecinde Asimetrik Göç kaygısı Üzerine

Uydukent, Saçaklanma Kentleşmede Bölgesel
Eğilimler ve Köy Kent Açılımı: Tersine Göç
Sürecinde Asimetrik Göç kaygısı Üzerine

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi

“Asimetrik göç sorunsalı: Hadi gel köyümüze geri dönelim”

 

ÖZET

Teknik ama bir o kadar da öncelikli ulusal sorunlarımızdan birisi de “tersine göç” sürecindeki “asimetrik göç” sorunsalıdır.

Mücavir alan kavramının neredeyse anlamını yitirdiği “İstanbul Metropoliten Alanı’ndaki yoğuşma ve bölgedeki kentsel obezleşme, insanca yaşam açısından, yerel kamusal hizmet sunumu için yetersiz kalması bölgesel eğilimleri kaçınılmaz hale getirmektedir. Bu süreç merkezi yönetimleri şiddetle desantralizasyona iterken. bu çerçevede tıpkı büyükşehirleşme süresince olduğu gibi (nüfus artışı ve kent merkezleri birbirine yaklaşarak büyükşehirler oldu) bölgesel süreçte de büyükşehirler birbirlerine yaklaşmakta ve kaynaşmakta bu yaklaşmanın sonucunda büyükşehirlerin birbirleri ile entegrasyon gereksinimi ortaya çıkmaktadır. Okumaya devam et