Mehmet ALPEREN
SON DURUM
“Biz tüm canlıları sudan yarattık”
Tüm canlılar derken bu ifade doğrudan insana hitap ettiği doğrudur. Zaten kuran ın muhatabı insandır. Ancak sadece insanı kapsamaz. Zaten Kuran’ın hiçbir yerinde Allah insanları “canlılar” sınıfına koyarak hitap etmemiştir. Kuran insandan bahsederken onun özel yaratılmış bir eşrefi mahluk olduğunu ifade eder ve çoğunlukla “ey Nas” veya “ Ey İnsan” şeklinde hitap eder. Bu ayette de insana “ Tüm canlıları sudan yarattık” derken muhatabı olan insana yaratılışla ilgili ip ucu vermektedir.
Yani bir sanatçının bir arkadaşına yaptığı resmi anlatması gibi.Bunu anlatırken kullanılan malzemelerden bahsetmesi gibi. Eğer öyle olmasa idi Allah ; Biz sizi de tüm canlılarla birlikte sudan yarattık derdi. Bu ne şeref insan için. Fitne, ayetleri kullanıyor aklı sıra. Aynı surenin 20. ayeti de zaten bizim dediğimizi teyit ediyor. Ancak fitneciler, ayeti sanki Darvin ’in sapık görüşünü destekliyormuş gibi alıyor. Ne diyor Allah: 29:20 De ki, “Yeryüzünü dolaşın ve yaratılışın nasıl başladığını görün.” Sonra, yine ALLAH (ahiretteki) son yaratılışı başlatacaktır. ALLAH ’ın her şeye gücü yeter. Yani “nasıl yaratıldığınızı” demiyor. Yaratılışın nasıl başladığını görün” diyor. Çünkü İnsan (Adem) yer yüzüne çok sonra geldi. Tüm canlılar yaratıldıktan sonra geldi. İnsan geldiğinde yaratılış tamamlanmıştı. İnsan (Adem) bu yaratılış hikmetini yakalamaya donanımlı olarak indi. Burada daha önce yaşayan cinler vardı. Ne oldu? Ne anladınız bundan? Allah gözlerinizi kör mü etti? Allah muhatabı olan insana yaratılışla ilgili ip uçları vermeye devam ediyor. Amenna Allah’ın her şeye gücü yeter. Bu sebeple Ademi insan olarak eşref olarak ayrı yaratmıştır ve kendinden ruh üflemiştir. Buna da gücü yeter. Aksi halde sizin iddialar gibi olsaydı aynı ruhun tüm yaratıklarda da bir şekilde görülmesi gerekirdi. Ben daha bu zamana kadar bir beygirin köpekleri taklit etmeye çalıştığını görmedim. Buna gerek duymamıştır herhalde? Ama gerek duyması için beygirin önce akıllı olması gerek . Aklı olan çevrede neler olduğunu kendinin dışına bir şeylerin varlığını hisseder, duyar, akıl eder ilgilenir. İnsanlarla birlikte yaşayan hiç bir canlının bu zamana kadar insanlara benzemediği de ayrı bir gerçek.
Oysa hayvanlar bir fıtrat üzeredir. Onlar için hayat yemek, barınmak, korunmak ve çiftleşmekten ibarettir. Bunu onlara kimse öğretmez. Kendi familyasının milyonlarca yıldan beri gelen devamıdır. Bu zamana kadar insanlık tarihi bir maymunun insan haline geldiğine şahit olmamıştır. Veya bir balığın ayaklanıp yürümeye başladığını. İnsan DNA larının bile birbirlerine benzemediğini bilim adamları açıkladığında, haşyet içinde kaldım. Burada insanın kendi hakikatini yaşadığını görmüştüm. Bu durum Allah ın insana verdiği özellikten hareketle, genetik anlamda da bir birinin devamı olmadığını her biri bir fert olarak yaratıldığını göstermesi bakımından önemli değil mi? İslam öğretisinde bir kavram vardır “Hakikat ferdin hakikatidir.” Oysa hayvanlar için bunu söylemek mümkün değildir.