Yok yok, bu iş tek tek gemi almakla olmuyor. En iyisi tersaneyi köküyle satın almak…

Ben sözün bittiği yerdeyim. Söyleyecek söz bulamıyorum. Kelimeler gelip boğazımda düğümleniyor açıkçası… Ama siz söylemek isteyip de dilimden dökülme kudreti bulamayan cümlelerin neyi anlatmaya çalıştığını çok iyi anladınız

17.11.2007, TBMM Kürsüsü,

Adından da tadından da pek hazzetmesem de bir vekil kürsüdeydi.Bir elinde kömür poşeti diğer elinde makarna poşeti. Ağlamaklı sesle adam akıllı kimsenin söylemeye cesaret edemediği bir gerçeği haykırıyor.

“Bu ülkenin insanı böylesine aşağılayıcı bir yardım torbası ile kandırılıyor, Afrika’daki yamyamlar bile böylesi bir aşağılayıcı muameleye layık değilken bizim devletimiz nasıl kendi insanına böylesine utanç verici muameleyi reva görür?”.

Ve söz konusu vekil her ne kadar terörist başının avukatlığını yapmış olmakla kalbimde derin bir husumeti kazanmışsa da o kürsüdeki isyanı ile bu memleketin vekili olduğunu bana göre ispatlamıştır

Evet memleketin insanını bir poşet kömür ile bir poşet makarnaya mahkum edenler utansın

…..

Bu günlük bu kadar.

Kalın sağlıcakla.