Okurlarımız hatırlayacaktır, 21 Kasım 2009 Cumartesi günkü yazımda “İş kazasında Avrupa şampiyonuyuz” başlıklı bir yazı yazmıştım.
O yazıdan bugüne geldiğimizde çok değişen bir şey olmadığını görüyoruz. Yine iş kazaları oluyor, yine insanlar iş kazasında ölüyor.
Tuzla, Zonguldak, Topkapı…
Her gün bir başka yerde canlar yanıyor, işçilerimiz iş kazası sonucu hayatını kaybediyor.
Önceki gün Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesindeki bir maden ocağında meydana gelen göçük sonrasında 19 işçi hayatını kaybetti.
İş kazalarının azaltılması hem ülke ekonomisi, hem de işçi-işverenler açısından önemli bir konudur. Hem işçilerimizin daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem de beden ve ruh sağlıklarını korumak için mutlaka mevzuatta belirtilen iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması gerekmektedir.
İş kazası nedeniyle vefat eden işçilerin eş ve çocuklarına sürekli iş göremezlik geliri bağlanacak, ayrıca emeklilik için gereken prim günü ve sigortalılık süresinin de olması halinde ölüm aylığı bağlanacak.
İş kazası sonucunda öncelikle Türk Ceza Kanunu açısından savcılar tarafından sorumlular hakkında ceza davası açılacak.
Yine, vefat eden işçilerin ailesi maddi ve manevi tazminat davaları ile SGK tarafından rücu davaları açılmaktadır. Bunun sonucunda da yüzbinlerce TL’lik tazminatlar ödenecek.
“İşyerlerinin, iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin önlemleri almaları, çalışanlarına eğitim vermeleri; gerekli önlemlerin alınmaması nedeniyle meydana gelecek iş kazaları, meslek hastalıkları ve hastalıkların sonuçlarını telafi etmekten daha kolay, daha ucuz ve daha insancıldır.”
***
İki yerde çalışabilir miyim?
Okurumuz Nevzat Erdem diyor ki; “Bir işyerinde çalışırken ikinci bir işyerinde de çalışıp prim ödeyebilir miyim? Primlerim asgari ücretten ödendiği zaman ben farkı ödeyerek üst kademeden prim ödeyebilir miyim?”
Sosyal güvenlik mevzuatımıza göre, bir kişinin aynı anda birden fazla işyerinde çalışmasında yasal bir sakınca bulunmamaktadır. İki, üç, dört yerde çalışabilirsiniz ve her çalıştığınız işyerinde SGK primleriniz ayrı ayrı yatırılır. Bunların SSK prim tavanını (4.504,50 TL) aşması halinde, tavanı tutarın işçi payını iade alabilirsiniz. Ancak asgari ücretle sigortalı olanların bu tutarın üstünü kendilerinin yatırmaları mümkün değildir.
***
Emekli memurun destek primi
İsmini vermek istemeyen bir okurumuz “Emekli Sandığı emeklisiyim. Yeni bir işte sigortalı olarak çalışabilir miyim?” diye soruyor.
Memurlar emekli olduktan sonra, bir işyerinde hizmet akdine tabi iken 4-1/a bendi kapsamında (SSK’lı) çalışabilirler. Kendileri emekli maaşlarını tam olarak alır. Ancak, işyerinden aldıkları ücret üzerinden sosyal güvenlik destek primi ödenmesi gerekir.
Gerek Bağ-Kur, gerek Emekli Sandığı ve gerekse de SSK’dan emekli aylığı almakta iken 4-1/a bendi kapsamında (SSK’lı) çalışmaya başlayanlardan % 30 oranına kısa vadeli sigorta kollarına ait prim oranı ilave edilerek sosyal güvenlik destek primi kesilecektir.
Yani, destek primi işyerinden alınan ücret üzerinden yüzde 7.5 işçi payı, yüzde 22.5 + kısa vadeli sigorta kolu olmak üzere; işyerinin tehlike sınıfına göre değişmek üzere toplam yüzde 31-36.5 arasında değişmektedir.