Islak mı?

Anayasamızın 2. maddesi cumhuriyetimizin niteliklerinden söz etmektedir. Sayılan nitelikler arasında ise “demokratik, laik ve sosyal hukuk devletidir”(1) denilmektedir.

Bilindiği gibi yasalar TBMM tarafından ve anayasaya aykırı olmamak üzere çıkarılır. Anayasa’ya aykırı olduğu düşünülen yasa veya yasa maddelerinin anayasaya uygun duruma getirmenin yolları da bellidir.

Yasa koyucu, TSK görev ve yetkilerini iç hizmet kanunu ile düzenlemiştir. İç hizmet kanununun 35. maddesi ise orduya, Cumhuriyeti “kollama ve koruma” yetkisi vermiştir.(2)

Ordu, cumhuriyeti ve cumhuriyetin temel niteliklerini iç ve dış tehditlere karşı korumak ve kollamak zorundadır. Zira işlevi budur.

*     *     *

Bir gün Cumhuriyet başsavcısı, iktidarda olan bir parti aleyhine bir kapatma davası açar. Kapatma gerekçesi ise adı geçen partinin, “laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği” gerekçesidir. Bir süre sonra yargılama süreci sona erer fakat bu parti’nin her ne kadar “laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği” doğru olsa da kapatma yerine, hazine yardımından mahrum bırakılma cezası verilmesi uygun görülür.

Anayasa mahkemesi kararı ile iktidarda bulunan partinin “laiklik karşıtı fiillerin odağı” olduğu tescil edilmiş olunur.

*     *     *

Başka bir gün haberlerde bir kurmay subayın “İrticayla mücadele eylem planı” isimli bir çalışma yaptığını duyduk. Daha sonra bu planı yapan subayın hazırladığı belgenin gerçek mi? Sahte mi? Belgedeki imzanın gerçek mi? Sahte mi? Olduğu tartışılıp duruldu. Sonra da bu subayla ilgili bir dolu spekülatif haberler aldı başını gitti. Nasıl olur da bir subay böyle bir belge hazırlardı? Başbakan başta olmak üzere birçok kişi bu işin sonuna kadar üzerine gideceklerini açıklayıp durdular. Genelkurmay başkanı başta olmak üzere orduya karşı yıllardır biriktirdikleri kinlerini kusup durdular.

Gazete yorumlarını okuduk durduk günlerce. Hiçbir köşe yazarı da çıkıp: yahu kardeşim siz neyi tartışıyorsunuz. Elbette irtica ve bölücülükle mücadele için ordunun iç hizmet kanununa dayanarak bir çalışma yapması gayet normaldir ne var bunda dediğini duymadık. Ya da; ne zamandan beridir bu memlekette irticaya karşı ya da bölücülüğe karşı çalışma yapmak suç oldu? Bırakın bu ıslak mı kuru mu tartışmalarını…

Yapılması gereken ise tam tesridir. Eğer ordu içerisinden birileri çıkıp da “irticaya ve bölücülüğe karşı eylem planı” adı altında bir çalışma yapması için görevlendirilmiyorsa, bu çalışma yapma konusunda görevlendirilmiş olanlar da çalışma yapmıyorsa onlar hakkında görevini savsakladığı gerekçesiyle soruşturma açmak gerekir.

(1)– ANAYASA – Madde 2. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan,  demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

 (2) – TSK İÇ HİZMET KANUNU  – Madde 35 – Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır.

print

Bir cevap yazın