İstanbul’u Turist Gözüyle Süzmek

Ayşe Arman’ın tesettür deneyiminden sonra, şimdi de Mehveş Evin’in turist olası geldi… Bayan yazarlarımızın olay mahallinde, bizzat teşhis ettikleri  fiyaskolarımız… Milliyet yazarının, Sultan Ahmet’te turist taklidi yaparak, bir saat içinde karşılaştığı yakışıksız durumları anlatan yazısında, ülkemizin  gerçek yüzü teyit ediliyor. Bildiğimiz ama kabullenmekte zorlandığımız Türkiye gerçekleri…  “Hadi canım oradan, o kadar  da değil” diyerek yabancı basına ateş püskürdüğümüz, inkar ettiğimiz yanlışlıklar dizisi…

 

Ülkemizi tanımaya gelen her turisti hedef tahtası yapan boş beleş adamlar… Yalnız dolaşan bayan turistlerin etrafını saran aç kurtlar… “Bugün kimi ağıma düşürsem acep, Nuri Alço gibi gazozla kandırabilir miyim?”  hayali kuran sözde uyanıklar… Askıntılığın, misafirperverlikle karıştığı sahneler… Sultan Ahmet Camisi önünde dikilen işsizperverler ordusu…  Öğrendikleri temel cümle olan “Can I help you?” (yardımcı olabilir miyim) sözünü ağızlarına sakız etmiş, sokak İngilizcesini adeta şakıyan müzmin bekarlar… Hayat okulunu, playboy diploması alarak tamamlamış niceleri… Kart uzatan, “sizi birine benzettim” diye yanaşan, kısa yoldan randevu kopartmaya çalışan, “git!” lafından anlamayan hatta ve hatta kene olup eteğinize yapışan kitle…

 

İstanbul’u, “2010 Avrupa Kültür Başkentliği” tahtına oturtmaya hazırlandığımız şu dönemlerde, ne kadar da trajikomik  fotoğraf kareleri seriliyor önümüze değil mi?… Sansasyonel ülkemizin, sansasyonel kahramanları…  

 

Neyi merak ediyorum biliyor musunuz? Bu kadar çok din-iman-ahlak nutukları çeken bir millet olarak, nasıl bu kadar belden aşağıya akıllar çalışıyor?!… Ramazan ayının acısı mı çıkartılıyor ne?!.. Tabii çapkınlık olayları için kutsal mekanların önünün mesken tutulması da ayrı düşündürücü?!..

 

Yurt dışında turist olarak tek başına gezinseniz, böyle mi davranılır size? Nerdeeeee!!!… İnsanların gözleri, beyinleri, ruhları medenileşmiş, daha da önemlisi yapacak çok işleri var…  Bizdeyse can sıkıntısı var, işsizlik var, doyumsuzluk var… Var da var…  Ama eğitim yok, insana değer yok, güvenlik yok arkadaş!…  Avrupa’da hayvana verilen değer, bizde insana ne yazık verilmiyor.  Bunlar acı gerçeklerimiz!  Lütfen gerçeklere gözlerimizi yummayı bırakalım, önce ülkemizde huzurla yaşamayı ve gelen misafirlerimize huzur vermeyi öğrenelim.

 

Yoksa siz Medenileştiremediklerimizden misiniz hala?  Eğer öyleyseniz, “Sultan Ahmet Camisi önüne ava bekleriz” İtalyan kekliği, İngiliz bıldırcını ne ararsan var…

print

Bir cevap yazın