Buna ben de dahilim arkadaş… Şimdi kendimi soyutlarsam ayıp etmiş olurum hem cinslerime karşı… Evet çal çeneyiz, çoğunlukla da boş çene… Her on cümleden ikisi düşündürücü, gerisi süsleme sanatı!
Entelektüel bir sohbetin içine dalıp konuyu duygusal ve anlamsız boyutlara taşımak için var gücümüzle çalışırız. Genelleme yapıyorum farkındayım. Doğru, çünkü konunun özünü kaçırıyoruz. Önemli bir sempozyumda dahi, ilk beş dakikadan sonra kopuyoruz, konuşmacının kravatına, saçına, sakalına takılıyoruz yahut seyirci kitlesine…
Biz biliriz, neyi biliriz? Yan komşunun duvarından bizim tarafa yankılanan kuru kavgaların içeriğini!… Kimin eli, kimin cebinde magazin dünyasının derinlerini!… Her birimiz aşk uzmanıyız!… Alırız karşımıza aşk zedeleri, başlarız anlatmaya geçmiş deneyimleri… Daha doğrusu süsleriz yenilgilerimizi, ahkam keseriz garantili tek uzmanlık alanımızda!… Bilmediğimizi bile bilir göstermeyi severiz ve işimizi gayet iyi biliriz! Nedir bizdeki bu caka, hava ha?! İdealistim diyenimiz dahi birilerine bir şeyleri ispatlama adına baş koymuştur bu yola…
Evet yaaa ben burada kimlik değiştirmedim, “bayanım” sapına kadar! Sadece reyting toplamaya çalışıyorum canımmm bayan okurlardan yanlış anlaşılmasın haaa! Düşmanlarım çatlasın ohhh! Bunu niye mi yapıyorum? Konu başlığım aşkla, evlilikle, ayrılıkla, güzellik önerileriyle, cinsellikle, alışverişle, erkeklere üstünlükle ilgili olmazsa, bayan okurların gözünden kaçıyorum. Sadece burada mı yazıyorum, valla uzun zamandır yazmadığım yer ve değinmediğim konu kalmadı. Ancak bir tane bayan okurum çıkmadı hala olumlu-olumsuz eleştiride bulunan…Geçtim övgülerden yani anlayacağınız… Bu okuma tembelliğine kızıyorum (özellikle de bayan yazarları okuma tembelliğine).. Nasıl oluyor da bu kadar duyarsız ve kıskanç mahluklar olabiliyoruz?
Arkadaşlar biliyor, yazar bir arkadaşları olduğunu… Şöyle bir bakıyorum da, yazılarımı okuyan bayan bir ya da iki tane arkadaşlarım arasından, buna en yakınlarım dahil! Erkek listem aşmış gitmiş, her biri fikir beyan ediyor; hatta ve hatta benden öte beni gazeteye işe aldırmanın yoluna bakıyorlar. Torpilim dahi erkekler vallah! Eğer bir gün ünlü bir yazar olursam sebebi erkekler, sebep sahiplenicisi biricik kız arkadaşlarım!
Ünlü oldun muydu! İşte o noktada artar bayan okurlar, özellikle de yakın arkadaşlar arasından! Başlarlar bu sefer bezemeye çevreye:
X:“benim bir kız arkadaşım var yazardır kendileri”, pardon “benim en yakın kız arkadaşım yazardır, en yakın ha ikinci değil, liste başını çekiyor”!… Beril ya bu arada lafı geçmişken kapak attın ya hani şu gazeteye, ehem ehem (ıkınmalar) var mı tanıdıklar etrafta? Bizi de aldırtırsan ya zamanla ( ön hazırlık cümlecikleri)
Bendeniz: (Eee bismillah daha yeni girdim kapıdan, arka kapıdan çıkartsınlar mı?!) Tabii bunu da demek zordur yakınlara… “Ya inşallah be güzelim biraz tutunayım da, seni de aldırtırız elbet…”
Dünya çıkar dünyası olmuş arkadaş! Kaç tane hayırlı dost var, “seni sen olduğun için seven ve beklentisi olmayan”?!… Boşuna dememişler “kadın, kadını çekemez diye!”…
Bayan okurlarımın oluşması dileğiyle! En büyük aşklar, kavgayla başlar… Haydi hatunlar buraya, çatışma başlasın.. HODRİ MEYDAN!