Yeni başlayacak olan bu uygulamanın projesi bana aittir, tüm İstanbullulara hayırlı olsun..
Metrobüs İstanbul’un Toplu Taşımına bir nebze nefes aldırdı. Her ne kadar Metronun yerini tutmasa da E5 de tuttu. Bir günde 900 bini aşkın yolcu taşınıyor sadece bu güzergahta ..
Benim çalışma alanlarımdan biride toplu taşım üzerine. Toplu taşım üzerine bir çok yazı ve makaleler yazdım bir çok projeler ürettim ve ilgili makamlara sundum. Kendimi güncelleyen bir araştırmacı olarak hala da sunmaya devam ediyorum.
Bu projemi yaklaşık 6 ay önce ilgili makamlara sundum. Bu makaleyi de sizlerle paylaşmak için biraz beklettim. Şimdi paylaşıyorum, çünkü duyduğum kadarıyla bu proje üzerine çalışmalar başlatılmış.
Bizi dikkate alan yok ta bir teşekkürü çok görmeselerdi bari….
Bundan önceki ‘ÇHİPKART’ projem, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin dünya çapında düzenlediği ‘Bir projem var’ yarışmasında, 3 teknik kurulu başarı ile geçerek ilk 10’a girmişti.
Onlar bizi takdir etmeye dursun, biz vesile olduğumuz bu güzel projelerden faydalanan İstanbul halkının duasını almak niyetiyle, kişisel web sitemdeki projelerim arasından yer alan bu projemi anlatayım sizlere.
Uzun zamandır düşündüğüm bir projemdi. Dünya genelinde benzeri uygulamalarını da görünce, gururla herkesle bu sütunlardan paylaşmak istedim. Dünya genelinde özellikle Avrupa kentlerinde uygulanan bir sistemden bahsetmek istiyorum.
Projenin adı “Kullandığın Kadar Öde” . Bir nevi basit anlatımla, şehirlerarası seyehatte, paralı otoyola girişte aldığınız kartın kullandığınız kadarki mesafe ücretini otoyol çıkışında ödemeniz gibi dir. Yada pratiği dolmuşlarda hala uygulanan kullandığın mesafe kadar ödeme sistemi.
Aman yaaa çok da basitmiş demeyin hemen. Dolmuş küçüktür, ücret ödenmesi elden ele, para işi al gülüm ver gülüm kolaydır, fakat belediye otobüslerinde binlerce kişiye bunu yapamazsınız. Toplu taşımda zaman, hız ve güvenli yolculuk gibi kriterleri dikkate aldığınız takdirde uygulamaya sokacağınız projenin kaliteli olması gerekir.
Projemin detayı şu şekildedir:
Bir örnekle açıklamak istiyorum. Şuan Avcılar’dan binen bir yolcu bir akbil bedeli olan 1500 lira ile Mecidiye köye hatta Söğütlüçeşme’ye (Kadıköy) kadar gidiyor.
Ama Şirinevler’de inmiş olsa yine aynı ücreti ödüyor değil mi. Yani 1 km de binse aynı ücreti, 30 km binse aynı ücreti ödüyor.
İşte benim projemde bu sistem farklı. Avcılarda binen yolcu hangi durakta inecekse kullandığı mesafe kadar ödeme yapacak. Yani Avcılar durağındaki turnikeden geçer iken kontörlü kartını okutacak ama sistem kartından ücret düşmeyecek. Yolcu seyahati sonunda hangi durakta indi ise turnike çıkışındaki kartını okuttuğu cihaz anında kullandığı mesafe kadarını hesaplayarak tak diye kartından ücretini düşecek.
Dolayısıyla ücret bakımından kısa orta ve uzun mesafeli yolculuklarda daha hakkaniyetli bir hizmet sunulmuş olacak.
Bu projemin özü; Kontörlü kartınızı kart okuyucu cihazlardan geçirerek kullandığınız mesafe kadar ücret ödeme sistemidir.
Bu sistem uygulaması başlatılan AKYOLBİL projesi içerisindeki İSTANBULKAR la dahada kolay olacaktır.
Bu projenin getirdiği hizmet, hem vatandaş hem de hizmeti sunan kurum yada firmaya bir çok avantajlar sunmaktadır, şöyle ki;
*Ücret cazibesi insanlarda hakkaniyet duygusunu artıracaktır.
* Kaçak yolcu geçişleri önlenecektir.
* Bedava binme isteği olanları caydırarak, ücretsiz kartlarda azalma olacaktır.
* Az ücret ödemenin avantajından faydalanma isteği yolcu yığılmalarını azaltacaktır.
* En önemlisi de amme görevi üslenen Kamu Kurumların vatandaşa daha ekonomik ve adaletli hizmet üretmiş olacaktır.
Toplu Taşım araçlarını en çok kim kullanıyor? Asgeri ücretli, fakir fukara, garip gureba değil mi? Çoğu İstanbullunun servisi ya da özel otosu var. Bu sistemle Özel otosu olanlarda arabasını parka çekerek Metrobüs’ü kullanacaktır. Böylece, İstanbul’un ana damarı olan E- de araç azalması olacağından trafikte de rahatlamalar olacaktır.
Ben önerdim, yetkili makamlar değerlendiriyor, sonuçta İstanbul kazançlı çıkacak, her ne kadar ‘Mum dibine ışık vermesede’…