Modernleşme Projesinde Nereye Geldik?

MODERNLEŞME PROJESİNDE NEREYE GELDİK?

Modernleşme, Türklerin kültürel özelliklerinden geliyor.Yani biz hayatımızda ilk defa modernleşmedik.Türkler her zaman çevresindeki kültürlerle alış veriş içinde olmuştur. Çin kültürü, Bizans ve Fars kültürüne dair izler taşımamız Türklerin daha önce modernleştiğini gösterir. Hep daha iyi yaşamak, daha iyi olmak için özendiler. O günün modernliği içerisinde, o dönemin modern sayılan şeyini yapmaya özen gösterdiler.

Ahi Evren bundan 700 yıl önce boşuna ‘İnsanoğlu asri tabiatlıdır’ diye kitap yazmamış Anadolu topraklarında. Daha o çağda modern üretime, modern tüketime övgü düzen, yücelten bir akımdır Ahilik.

Böyle bir merakları var, o yüzden dünyada hiç kimsenin yapmadığı bir tek Türklerin yapabildiği bir modernleşme projesi halk tarafından sindirilmiştir. Modernleşmeyi Batı kavramı olarak tarif etmek zorunda değilim. Kendi kavramlarımızı üretmeden yeni zihinsel kalıplar edinemeyiz. Teorik bir alt yapı kuramayız.

Bu gün kavga, modernleşme projesi üzerine değildir ,bence kavga tümüyle bir ideolojik çeteleşme ve iktidar üzerinden yürütülmektedir.Yoksa ben Anadolu’nun her yerinde her yıl altı ay köy köy dolaşıyorum, Anadolu’nun hiç bir yerinde kimsenin modern olmakla ilgili bir sorunu yok.
Türk-Kürt meselesinin bir ucunun da modernleşmeye bağlandığını söyleyebiliriz. Bölge halkı da, modern ve rahat bir hayat istiyor. Terörü durduracak olan tutum ve davranış, bölgeyi bütün Ortadoğu için bir cazibe merkezi haline getirmektir. Alış veriş,eğlence,eğitim, turizm merkezi. Hizmet sektörünün artacağı bir yatırım planı. 10 yıllık GAP deneyimini çöpe atan AKP hükümeti bölgeyi sadece iane yapılacak varoş konumuna düşürmüştür. Bildiği tek yöntemi bölgede uygulamıştır. Kadın odaklı kalkınma projelerinin ilk etaplarında benim de sosyal bilimci olarak çalıştığım projelerin devamı yerine kadınlara çocuk parası vererek oy toplamıştır. Çocuk parası yardımını sadece kadınlara vermiş,onların eline doğrudan para geçmesini ve resmi kurumlarda adam yerine konmasını sağlama algısı yaratması kadınları AKP’ye yöneltmiştir. Ancak bu bir kalkınma projesi değildir. Yine para dağıtma operasyonudur.

Oysa tek parti hükümeti döneminde politikasızlıktan bitirilemeyen terör modernizm talebiyle yakından ilgilidir. Askerler haklı olarak siyasi irade yoksunluğundan söz ederken,bunu işaret etmekteler.

Ne yapmalıyız?
1.İnsan kaynaklarını geliştirme
2.Kalkınmada eşitlik-hakkaniyet ilkelerini hayata geçirmeliyiz.
İnsan kaynaklarını geliştirme ilkesi, insan kapasitesini arttırma ve yaşam kalitesini yükseltme amacına yönelik. Eşitlik ve adillik ilkesi ise, yoksul toplum kesimlerinin yoksulluğunu sona erdirme ve toplumsal cinsiyet dengeli bir kalkınmanın sağlanmasıdır.
Bu çerçevede, bölge içindeki eşitsizliklerin giderilmesi, sosyal ve ekonomik alanda dezavantajlı toplumsal grupların (kadınlar, topraksız köylüler, küçük toprak sahipleri, kuru alanlarda tarımla uğraşanlar, kent yoksulları v.b.) kalkınma sürecine entegre edilmelerini hedeflemelidir.
DP bölgede güçlü köklere sahip. Sayın Kamuran İnan gibi, Ensarioğulları, Bucaklar gibi bir çok saygın Kürt vatandaşımız politik hayatını DP’de yaşadı. Türk-Kürt ortak iradeyi DP’de yarattık. Bu ortak iradeye bugün de ihtiyacımız var. Terörü bu ortak politik irade yenecektir.
Terörün K.Irak’la olan bağlantısı da göz ardı edilmemelidir. Terörün yuvalandığı yer Kuzey Irak’tır. Bu bölgede gerçek askeri kontrol ABD’dedir.

Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Barzani ve Irak Cumhurbaşkanı sıfatını taşıyan Talabani, Kuzey Irak’ta PKK terörüne açıkça yataklık eden konumdadırlar. Kuzey Irak Kürt yönetimi, Bağdat yönetimi ve ABD yönetimi Türkiye’ye yönelik terör saldırılarının ortak sorumlularıdır.

Ayrıca ülkede Türk- Kürt çatışmasını körükleyen çevreler, adları açıkça ortaya konarak teşhir edilmelidir.

print

Bir cevap yazın