Sicil Affı KKB Listesi Engelini Aşar mı?

Hükümetin piyasayı rahatlatmak amacıyla çıkarmış olduğu sicil affı kararından sonra, bankalara olan borçlarını daha önce ödemiş olan vatandaşların karşısına bu sefer de KKB (Kredi Kayıt Bürosu) listesi engeli çıktı.

KKB listesi Merkez Bankası kayıtları dışında oluşturulan ve risk sorgulaması yapmak isteyen bankaların başvurduğu bir sistemdir. Bu listeyi Kredi Kayıt Bürosu A.Ş adlı bir kuruluş düzenlemektedir. Bu kuruluşu bazı bankalar bir araya gelerek oluşturmuş diğer bankalar da üye olmuştur. Üye olan banka kendisiyle iş yapmak isteyen ve kredi, çek ya da kredi kartı başvurusunda bulunan kişilerin risk sorgulamasını Merkez Bankası kayıtları dışında KKB listesinden sorgular.

Daha önce senet, kredi, çek, kredi kartı işlemlerinden dolayı kanuni takipli duruma düşen müşterilerin kaydı KKB listesinde oluşturulmuştur. Müşteri bu borcunu ödedikten sonra bu kaydı oluşturan üye banka gerekli titizliği göstererek bu kaydın güncellenmesini sağlamak durumundadır. Aksi halde aradan birkaç yıl geçse de bu borç hala takipli bir borç olarak kalır. Bankalar bu konuda duyarsız kaldığı için güncelleme de yapılmamaktadır. Bu durumda herhangi bir bankadan işlem yapmak isteyen vatandaşlara hala takipli borçlu göründüğünden dolayı olumsuz cevap verilir. Vatandaşlar ise bu takipli borcun Merkez Bankası kayıtlarından silinmediğini düşünür. Sicil affından önce kayıtların Merkez Bankası tarafından 5 yıl silinmediği bilindiğinden dolayı bu sorunu çözmenin imkânsız olduğunu düşünen vatandaşlar, sicil affı kanunun çıkması karşısında artık bir sorun kalmadığını düşünmeye başlar. Fakat bankaya herhangi bir taleple gittiğinde yine karşısında takipli bir borç kaydı çıkar. Banka da bu konuda yeterli bilgiyi vermediğinden dolayı vatandaşlar bilgi için Merkez Bankası’na başvurur. Merkez Bankası yetkilileri bu sorunun kendilerinden kaynaklanmadığını, bankaların kendi sisteminden kaynaklandığını açıklasa da vatandaşlar yazılı olarak, herhangi bir borcunu olmadığına dair belge talep eder. Bu sorunun oldukça fazla olması nedeniyle binlerce kişi Merkez Bankası’na başvurmuş ve belge beklemektedir. Merkez Bankası yetkilileri ise Bilgi Edinme Hakkı Kanununda bilgi verme süresinin 2 ay olduğunu ifade ederek bu süre zarfında cevap verileceğini bildirir. Cevabı bekleyen vatandaşlara cevap gelse de sorun çözülmeyecektir çünkü sorun bankaların kendi sisteminde bulunan KKB kayıtlarından kaynaklanmaktadır. Vatandaşın sorunun KKB’ deki listenin güncellenmemiş olmasını anlaması için araştırma yapması gerekecektir çünkü herhangi bir taleple başvurduğu banka bu konuda kendini bilgilendirmemiştir. Sorunun farkına varabilen vatandaş hangi bankayla daha önce sorun yaşadıysa oraya başvurur fakat ilginç tarafı bu banka yetkilileri KKB listesinden daha önce bilgileri olamamış gibi davranır. Bilinçli vatandaş banka yetkilisini bu konuda aydınlatır ve sorunun çözüleceği sözünü alır fakat KKB listesindeki bu sorun bir türlü çözülmez.

Diğer taraftan işlem için talepde bulunduğu ve olumsuz cevap aldığı banka yetkilsine kendisini takipli borçlu olarak gösteren listenin Merkez Bankası listesi değil de KKB listesi olduğu konusunda kendisine aydınlatıcı bilgi vermediğinden dolayı eleştirir. Banka yetkilisi kendisine aydınlatıcı bilgi verecek bir bankayla çalışmasını tavsiye ederek, her gelene bu bilgileri anlatamayacağını sorunun çözümü için kısa yol olarak Merkez Bankasını kayıtlarını hedef gösterdiğini kabul etmek zorunda kalır. Bankanın kendi iç eğitimlerinde Risk sorgulaması yaptığı listenin KBB listesi olduğunu vatandaşlara anlatmamaları gerekildiğini öğrendiğini ifade eder. Söz konusu olay banka çalışanlarının yaptıkları işlemlerin açıklık ilkeleriyle bağdaşmadığını gösterir.

KKB listesinden güncelleme yapılması konusunda ağır davranılması ya da nasıl güncellenme yapılacağının bilinmemesi nedeniyle sicil affının piyasayı nasıl rahatlatacağı henüz bilinmemektedir.

Fırat AYHAN

print

Bir cevap yazın