Yıllardır içimde ukde olmuştur protokol listesi. Hele hele bayramlardaki tebrikata giriş sırasını içim yanarak okurum.
Önce tebrikat kelimesi, çağ dışı, örümcek kafalı adamların bırakamadıkları kelimelerden birisi; bunun yerine kutlama denemez mi? Koca Gazi ne diyor,10.yıl törenlerinde, “Cumhuriyet Bayramınız Kutlu Olsun” demişlerdir. pırıl pırıl Türkçe olan kutlamalarda, Vali, Belediye Başkanı, Garnizon Komutanı kutlamaları kabul ederler. Bunlar kutlanılan kişilerdir!
Devleti ve hükümeti temsil ettiği kabul edilen Valiler, ilçelerdeki hükümet temsilcisi kaymakamlar ile bütün törenlerde kutlanılan ve kutlamaları kabul eden tek kişilik makam olmalı. Bunun yanına başka zevatı sokarsanız, diğer kişi ve makamlar biz niye yokuz. Kutlananların yanında derler. Ve haklıdırlar. Devleti oluşturan 3 gücü kutlamaları kabul edenler, kutlananlar olarak kabul ederseniz, o zaman size sorarlar. Hani bunların arasında yargı gücü, adalet yok mu derler.
Vali ve Kaymakamın yanında, Garnizon Komutanı ve Belediye Başkanı üçlüsü vardır. Ama Adalet temsilcisi yoktur. Siz yargı temsilcisini Cumhuriyet Savcısını veya Adalet Komisyonu Başkanı ne hakla bu üçlünün dışına çıkarırsınız. İllerdeki, ilçe ve beldelerdeki Garnizon Komutanı Generaldir, Subaydır, Astsubaydır. Bazı kereler Uzman Çavuşlardır, Uzatmalı Çavuşlardır. Ama ilçenin ve Beldenin hâkimi ve savcısı yoktur. Bu üçlü içerisinde.
Tebrikat listesi başta ismi ile faul ile başlatılmıştır. Asker temsilcisini başa geçirmişindir, adalet temsilcisini kutlananlar bölümüne başa koymamışızdır.
Üniversite Rektörünü sıraya sokmuşuzdur. Ve Üçüncü sıradadır. Yüksek Okul Müdürlerinden, Silahlı Kuvvetler temsilcilerden, küçük rütbeli subaylar ve astsubaylardan sonra, Vali yardımcıları il em. Müdürlerinden sonra hâkim ve savcıları getirmişizdir. Ve bunlar 7. sıraya konulmuştur. Sonra oturursunuz hâkimler, savcılar başımızın tacıdır, bunlar Allah mesleğidir. Dersiniz ama adamları 7. sıraya atarsınız. Oturursunuz ulusal irade dersiniz, seçim dersiniz, seçimin demokrasinin temeli olduğunu söylersiniz sonra halkın seçtiği İl Genel Meclisi Üyelerini, Belediye Meclis Üyelerini 29. sıraya koyarsınız. Seçilen köy ve mahalle muhtarlarını sıraya bile koymazsınız, adam yerine koymazsınız. Seçilen İl Genel Meclisi Üyesini 29. sıraya koyarken yine seçilmiş olan TBMM Üyelerini 1. sıraya ne mantıkla koyuyorsunuz. İkisi de seçilmiş insanlar biri 1.sırada biri 29. sırada. Biri mağrıpta, biri maşrıkta.
Demokrasinin temeli, devletin varoluş nedeni, milletin fertlerini, halkımızı, yurttaşımızı, vatandaşımızı başımızın tacıdır diye değerlendirir durursunuz ama tebrikat sıralamasının en sonuna 33. sıraya atarsınız. Laf başı geldiği zamanda demokrasi havarisi olursunuz, demokrasi söylevleri çekersiniz ama demokrasi adına, yurttaş sevgisi ve saygısı adına, adalete duyduğunuz güven nutukları yanında, bu tebrikat patavatsızlığını yaparsınız.
Demokrasinizde, yurttaşa olan saygınız da, adalete duyduğunuz güvende, millet sevginizde, işte bu tebrikat listesinde ortaya konmuştur ve samimiyetsiz kumpanyasının sizler başısınız baş tacısınız.
Sizinle demokrasi yolunda bir adım atılmaz. Sizin demokrasi inancınızla yola çıkılmaz. Sizin, oya moya, halka, insana, yurttaşa, ne saygınız var ne sevginiz var? Ama bol bol artistliğiniz var.
Sizin gibi düzen korucuları ile ne yola çıkılır. Sizden ne köy olur ne kasaba!
Bu yazı dolayısıyla yaşayan bir iki çağdışı uygulamamıza yer vermek istiyoruz. Resmi bayram kutlamaları için dağıtılan programlarda, ( Belediye Başkanı, Belediye Meclis Üyeleri, İl Genel Meclisinin Merkez İlçe Üyeleri toplu halde orduevine Garnizon Komutanını ziyaret ederek onun şahsında Türk Silahlı Kuvvetlerine şehir halkının şükran duyguları sunulacaktır.) Denilmektedir. Buradaki çarpıklık için ayrıca açıklamaya gerek yok. Beldelerimizde, küçük il ve ilçelerimizden başlayarak, büyük illerimize, üç milyon, beş milyon, on milyon Bursa, Adana, İzmir, Ankara, İstanbul gibi milyonlarca insanın oturduğu şehirler adına Garnizon Komutanına şükran duygusu sunulacakmış. Siz demokrasilerde seçilmiş insanların milyonlarca kişi adına Garnizon Komutanına şükran duygusunu sunmalarını hazmedebilir ve anlayabilir misiniz? Bu demokratik görülmez faşizan ülkelerde kalan düşüncelerin artığıdır bunlar.
Yine bu törenlerde tatil için gelen Korgeneraller ve Orgeneraller resmi bayramlarda tatillerini bölerek bulunduğu yerde yapılan törenlere katılır ve protokolün başına ve en başına getirilirler. Demokratik ülkelerde tatilde bulunan Başbakanlara, Anayasa Mahkemesi Başkanlarına Meclis Başkanlarına bile bayramlarda böyle imkânlar tanınmaz.
Avrupa Birliği ülkeleri bizim ülkelerimizde böyle faşizan hükümlerin varlığını bilseler bizim AB’ne başvurumuzu asla içlerine sindirmezler ve bizim ülkemiz insanı ile yan yana durmazlar.