Bilindiği gibi Tarsus’tan bahsedildiği zaman Aziz Paulus’tan da illaki söz edilir. Bu güne kadar Saint Paulus’la ilgili kim konuşma yapacak olsa hemen onun Hazreti İsa’nın 12 havarisinden birisi olduğunu söyleyiverir.
Bu çok büyük bir yanlıştır.Zira St.Paulus ile Hazreti İsa hiçbir zaman karşı karşıya gelmemişlerdir. Leonardo da Vinci’nin meşhur “son yemek”(1) isimli tablosunda Hazreti İsa ve 12 havarisi resmedilmiştir.
Bu son yemekten sonra havarilerden birisi İsa’ya ihanet eder ve Romalı askerlerce tutuklanmasını sağlar.
Bu yemekte Hazreti İsa’nın havarileri olarak şu isimler vardır:
1- Simun (Petrus). Havari Andreas’ın kardeşidir ve bir balıkçıdır. Simon veya Simeon diye de bilinir.
2- Andreas . Simun’un kardeşidir ve balıkçıdır.
3- Büyük Yakup. Zebedi’nin oğlu, Yuhanna’nın kardeşidir.
4- Yuhanna. Zebedi’nin oğlu,Büyük Yakup’un kardeşidir. Yeni ahit’in dördüncü kitabı olan ve kendi adıyla anılan İncil’i yazmıştır.
5- Filipus.Mezarı Pamukkale’de bulunmaktadır. Sezar’ın askerlerince öldürülmüştür.
6- Bartalmay.
7- Tomas
8- Matta. Vergi memurudur ve kendi adıyla anılan İncil’i yazmıştır.
9- Küçük Yakup. Alfay’ın oğludur.
10- Yehuda (Taday). Yakup’un kardeşidir.
11- Simun ( Yurtsever)
12- Yahuda ( işkariot, kariot’lu). 30 gümüş dinar için İsa’yı yakalatmıştır.(2)
Bu kişilerden sonra ise 13. kişi olarak Yahuda’nın yerine Matthias seçilmiştir.
St.Paulus,İsa Mesih’in 12 öğrencilerinden biri değildir. İsrail’in 12 Atalarından en küçük soy olan Benjamin soyundan gelmektedir. Paulus’un yaşamında bahseden bölüm Elçilerin işleri bölümünden başlar. Bu bölümde İsa’nın göğe yükselişinden İ.S.30 yılları İle Elçi Paulus’un Roma’da tutuklandığı İ.S 63 yılları arasındaki dönemde az sonra yazıldığı düşünülüyor.Yeni Ahit’te Paulus’un adı Önceden “Saul” diye geçiyor.
St.Paulus ilk olarak Saul ismini kullanmaktaydı ve büyük bir Hıristiyan düşmanıydı. Hıristiyanları bulup Kudüs’e getirmek istiyordu. Bu olay İncil’de şöyle anlatılmaktadır:
Elçilerin işleri 9:1-2 Saul ise Rabbin öğrencilerine karşı hâlâ tehdit ve ölüm soluyordu. Baş kâhine gitti, Şam’daki havralara verilmek üzere mektuplar yazmasını istedi. Orada İsa’nın yolunda yürüyen kadın erkek, kimi bulsa tutuklayıp Kudüs’e getirmek niyetindeydi.
Yol alıp Şam’a yaklaştığı sırada, birdenbire gökten gelen bir ışık çevresini aydınlattı.
Yere yıkılan Saul, bir sesin kendisine, “Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?” dediğini işitti.
Saul, “Ey efendim, sen kimsin?” dedi. “Ben, senin zulmettiğin İsa’yım” diye cevap geldi.
“Haydi kalk ve kente gir, ne yapman gerektiği sana bildirilecek.”
Saul’la birlikte yolculuk eden adamların dilleri tutuldu, oldukları yerde kalakaldılar. Sesi duydularsa da, kimseyi göremediler.
Saul yerden kalktı, ama gözlerini açtığında hiçbir şey göremiyordu. Sonra kendisini elinden tutup Şam’a götürdüler.Üç gün boyunca gözleri görmeyen Saul hiçbir şey yiyip içmedi.
Şam’da Hananya adında bir İsa öğrencisi vardı. Bir görümde Rab ona, “Hananya!” diye seslendi. “Buradayım, Rab” dedi Hananya.
Rab ona, “Kalk” dedi, “Doğru Sokak denilen sokağa git ve Yahuda’nın evinde Saul adında Tarsuslu birini ara. Şu anda orada dua ediyor.(3)
Görülüyorki, St.Paululs Hazreti İsa’nın yaşadığı dönemde onunla karşılaşmamış.Ve belli bir yaşa kadar Hıristiyanlık düşmanı olmuştur.Daha sonra ise Hıristiyanlık için çok fazla emek harcamıştır.
St.Paulus, Hıristiyan dünyasında,neredeyse ikinci İsa olarak görülür.Neden ? Bu sorunun en güzel yanıtını Henryk Sienkiewicz’in yazdığı bir romanda buluyoruz. Roman’ın ismi : “Qua Vadis”. Yani “Nereye gidiyorsun?”
Romanda, St.Paulus’tan, peter olarak bahsedilmektedir. Romanda 1.yüzyıl Roma imparatorluğunda, imparator Neron döneminde, bir yandan büyük bir aşk öyküsü anlatılırken bir yandan da Hıristiyanlara karşı yapılan zulüm anlatılmaktadır.
Havari Peter, İmparator Neron’un zulmünden kurtulmak için Roma’dan kaçarken yolda İsa Peygamber’le karşılaşır ve ona “Quo Vadis”, yani “Nereye gidiyorsun” diye sorar. İsa, “Roma’ya yeni baştan çarmıha gerilmeye gidiyorum çünkü sen benim kurtaracağım insanları bırakıp kaçıyorsun” der.
Bu konuşmanın üzerine havari peter, tekrar roma’ya döner ve orada ölür.
(1) – Son akşam yemeği -İngilizce: The last supper.İtalyanca : Il Cenacolo or L’Ultima Cena.
(2) – Ayrıntı için bkz. : http://tr.wikipedia.org/wiki/Havari
(3) – Kutsal Kitap – Elçilerin işleri.