Hükümetin yaptığına bakın.
“Birlik-beraberlik istiyoruz…
Bölünmeyi kabullenmeyiz…
Ayrımcılığa karşıyız…” derken;
Vakitsiz bir ayrım yarattı.
Nerede mi?
Mazot’ta.
* *
Mazot deyip geçmeyin.
Kırsalı, şehirlisi var.
Kırsalı ucuz, kükürt oranı yüksek.
Şehirlisi pahalı, kükürdü az… Çevreci.
Aralarındaki fiyat farkı 10 kuruş.
Kükürt oranı ise 100 kat.
* *
Kırsalın litresinde kükürt 1000 miligram.
Diğerinde litrede 10 miligram.
* *
Avrupa Birliği uyum çerçevesinde;
7 Ağustos’ta tebliğ çıkarıldı.
Çevreye zararlı kükürdü yüksek, mazot sadece traktörlerde…
Tarım ve orman makinelerinde kullanılacak.
Diğerlerine yasak.
* *
Oysa bugün…
Otobüs, kamyon, minibüs ve hatta taksi,
Kırsal motorin yakıyor.
Türkiye’de yılda 13 milyon ton kırsal,
3 milyon ton motorin tüketiliyor.
Çoğu da kaçak yollarla geliyor.
* *
Karar, 1 Kasım’da yürürlüğe girdi.
Hangi istasyon ‘kırsal’ satarsa…
56 bin TL ceza ödeyecek.
Soruşturmaya girecek.
Tekrarında ruhsatı gidecek.
* *
“Ayrıma karşıyız” feryadıyla…
14 bin 500 Akaryakıt istasyon sahibi ayakta.
Satışın yüzde 75’i kırsal olduğundan;
Birçok yerin kapanacağını…
Binlerce insanın işsiz kalacağını…
Tüketicinin zarar göreceğini savunuyor.
Kararın iptalini istiyor.
* *
Bu durumda…
Tek suçlu; Avrupa Birliği.
Ne rahattık!
Ucuz mazotla, zehir soluyarak…
* *
Çoluk-çocuk ayrımı olmadan.