WTO

Bu kısaltmayı çok gördük, sömürü devam ettikçe daha çok göreceğiz. Dünya Ticaret Organizasyonu kurumunun baş harfleridir.

Amerikan emperyalizmin kendi ticari kurallarını gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere dayatırken kullandığı bir örgüttür, bir araçtır.

Rusya uzun müzakerelerden sonra bu örgüte girmeme kararı aldı.

Çin ise bu örgüte kısmen dâhil, kısmen de dâhil değildir.

Rusya’nın örgüte girmemesi Batı’yı çileden çıkarmıştır.

Bu durum, Batı ekonomi çevrelerinde önemli tartışma konusu olarak ele alındı.

30 Haziran 2009 günü, dünyaca ünlü Amerikan iktisatçısı, aynı zamanda Nobel iktisat ödüllü Joseph Stiglitz Manchester Üniversitesinde bir açıklama yaptı.

Dünya Bankası eski baş ekonomisti Stiglitz yaptığı açıklamada “Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütüne girmesi felaket olurdu” dedi.

Devamında; “Rusya için yapılacak iş bu değildir. WTO, bir gurubun kapıda zorbalık yaptığı bir kurumdur.”

“Amerika ve bazı diğer ülkelerin söylemeye çalıştığı şudur; Bizim kulübe üye olursanız, bizim kurallarımıza uyacaksınız, bundan başka bize biraz ekstra ödeyeceksiniz. Şartların dışına çıkmayacaksınız ve DTÖ’den habersiz başka ülkeler ile anlaşma yapmayacağınıza dair bize söz vereceksiniz.”

“Ben bunun felaket olduğuna inanıyorum. Şuna da inanıyorum Rusya’dan buna biz istemiyoruz denmesi de doğrudur.”

Stiglitz şöyle devam etti. Maalesef bazı fakir ve gelişmekte olan ülkeler, bu zorbalığa hayır diyecek durumda değiller. Rusya’nın tüm diğer ülkeler için bunu yaptığına inanıyorum.”

Kaldı ki, Rusya’nın dış ticaretine konu olan ürünler ham madde ve askeri gereçlerdir. Alınması kurala bağımlı olmaksızın alınması gerekli ürünlerdir. Bunları satmak için bir de Amerikanın kurallarına ihtiyacı yoktur.

Rusya 16 yıl, Kazakistan 13 yıl görüşmeleri sürdürdükten sonra, katılmama kararı aldılar. Rusya, Kazakistan ve Belarus Gümrük Birliği anlaşması imzaladılar.

Rusya’nın aldığı bu kararın, yakın zamanda Çin’i etkileyeceğini sanıyorum.

Darısı bize.

2.7.2009, bulentesinoglu@gmail.com

print

Bir cevap yazın