Kategori arşivi: Ahmet FİDAN (Yrd.Doç.Dr.)

Dr. Ahmet FİDAN ın Tüm Yazılarını Göster

Daralan Kentlerde ve Zamanda, Kısalan ve Yüzeyselleşen Edebiyat Ortamında Çocukların ve Gençlerin İdeal Gerçeklik ve Reel Gerçeklik İkileminde Algı ve İlgi Sorunsalı

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi

 

Özet:

Teknolojik ve demografik gelişmelerin bir sonucu olarak Mekan daraldığı gibi, zaman da daralmakta dünyada her geçen gün. İnsanlar önce kırdan kentlerin daralan alanlarına hücum ettiği gibi, adeta kibrit kutusu gibi evlere yığıldılar. Mekansal anlamda bu yığışma, san’ata dair, edebiyata dair içeriğe ve niteliğe dair hemen çoğu şeyi tekdüzeleştirme sürecine sokmuştur.

Öte yandan kentsel alanlardaki daralma, geometrik olarak artan teknolojik gelişmelerin de temel etkisiyle dünyadaki hızlı nüfus artışının da etkisiyle insanlar, sadece mekanı değil, aynı zamanda günün yirmidört saatini de diğer insanlarla paylaşmak zorunda kalmışlardır. Bir nevi, günlük kullanımdaki onlarca yüzlerce teknolojik araç, gereç ve aygıtlar, insanlara zaman kazandırmak yerine zaman tüketen varlıklar halini almıştır.

Bütün bu zaman mekan ve insan bağlamlı gelişmeler, mekan bağlamında mimarideki san’atı ve onun derinliğini yok ederken, zaman bağlamında ve teknolojik bağlamda da kültürel ve edebi derinliği önemli ölçüde yok etmiştir.

Geometrik artışlı Teknolojik gelişme ortamında insanoğluna jenerasyon bağlamında baktığımızda, zaman ilerledikçe her bir jenerasyon (doğum dönemi) yazından / edebiyattan hızla kopuşu getirmiş, uzun uzun romanlar kısalmaya, öyküleşmeye, onlarca sayfa olan öyküler birkaç sayfaya düşmüş, hatta bir sayfalık bir yazı bile yeni jenerasyonun katlanarak okuduğu metinler haline gelmiştir. Son onbeş yılda doğan çocuklarımız ve gençlerimiz böylesi bir dünyayı gerçek ve ideal dünya olarak algılamaya başlamıştır.

İdeal gerçeklikte, san’at ve edebiyatın insanoğlunun yaşamındaki önemi ve gerekliliği ortadayken, ilahi gücün san’atının insanda ve onun eserlerinde tecellisi bir bilinç veya kültür ögesi iken, reel gerçeklikte, twitter veya facebook gibi yaygın sosyal medya sistemleri bir insanın katlanabileceği yazın uzunluğunu 140 karakterle sınırlayarak katlanma katsayısını kronikleştirmeye başlamıştır.

Gençlerimizdeki ve çocuklardaki mekan, zaman, yazın ve içerik algısı başta belirttiğim nedenlerle kökünden değiştiğinden, ilgi katsayısı da her geçen gün düşmektedir. Bu süreçte şu an için yüreğimize su serpen olgu, insanların köylerine geri dönüş süreci, teknoloji yoğun / teknosfer ortamının ve fordist toplum yapısının konjonktürel anlamda bıkkınlık yaratmaya başlamasıdır.

Keywords: kent, zaman, edebiyat, teknoloji, çocuk, genç, teknosfer, daralan kentler, daralan zaman, çocuk edebiyatı, gençlik edebiyatı

  Okumaya devam et

Kanal İstanbul Projesi ve Çılgın İstanbul Uydukent Projesi Üzerine Bütünleşik Fütz Analizi

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi, Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi

Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü

ÖZET:
Istanbul projeleri ile ilgili yazılı ve görsel medyada çok İtartışmalar ve konuşmalar oldu. Ancak geçen zaman içinde siyasal muhalefetin bile unutmasına rağmen, mevcut iktidar partisi tarafından belirgin bir şekilde gündemde tutulan, ve çok yakın gelecekte temelleri atılacak bir projenin çevre açısından eksi ve artı dışsallıkları bir çok yönüyle ele alınmayı hak etmektedir.
Bu derece önemine rağmen bu konuda, dişe dokunur ölçekte proje üzerinde analitik ve sistematik anlamda tam olarak bütüncül bir değerlendirme yapıldığı söylenemez. Çalışmamızda, bu projeleri Kanal İstanbul Projesinden başlamak üzere Çılgın Uydukent Projesi birlikte değerlendirilecektir.

Anahtar Kelimeler:

Kanal İstanbul, çılgın İstanbul, uydukent, akıllı kent, mega proje, büyük proje, çevre, ulaşım, denizcilik, deniz taşımacılığı

Okumaya devam et

Diyagnostik Açıdan Duyu Bozukluklarına Diyalektik Değinimler

Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Ünye İİBF Öğretim Üyesi

 

ÖZET

Gerek bireylerin bireylerle bireylerin işletmelerle, gerekse işletmelerin işletmelerle ve/veya işletmelerin bireylerle olan iletişimleri bizatihi canlı organizma olan insan aracılığıyla yürütülür. Yani iletişimin kurumsal boyutu olsa da, kurumların iletişimleri insanlar aracılığı ile yürütülüyor olması münasebetiyle bireysel iletişim ve bireysel iletişimdeki duyma/hissetme, algılama/anlama ve aktarma/paylaşım öğeleri son derece önemli olmaktadır.

Çoğu zaman, gerek sözlü gerek yazılı gerekse işaret diliyle iletişim kurarken çamdan ve kavaktan bahsedilmektedir. Aynı alfabenin, aynı dilin kullanılmasına rağmen, “konuşuyoruz ama nece konuşuyoruz, konuşuyoruz ama anlamıyoruz” şarkı sözündeki duruma düşülür…

Bu tür talihsiz iletişim hatalarının daha kaynağından bertaraf edilmesi için, insanoğlunun ve çevresinin kategorik olarak ele alınması ve birey üzerine etkiyen çapraz baskılara karşı feedback ve/veya potansiyel feetback mekanizmalarının regüle edilmesi gerekmektedir.

Bu makale bu tür durumlar için bireysel ve kurumsal iletişime kategorik derinlik getirmek için kaleme alınmıştır.

Anahtar Kelimeler:

iletişim, iletişim engelleri, sosyal psikoloji, bireysel iletişim, kurumsal iletişim, duyu, algı ve algılama hataları, aktarma hataları, haberleşme, enformasyon

Okumaya devam et

Yerel Yönetişim Açısından Konseylerinin Demokratik Yapısının Sorunları ve Bu Sorunlara İlişkin Öneriler

 

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi

ÖZET:

Türkiye’deki demokrasi düzeyi gibi, Türk demokrasinin organelleri olan kurum kuruluş, sistem ve sistematikler de halk katmanlarına 1923 sürecinde lutfedilmiş olarak doğduklarından dolayı tam olarak içselleştirilmeleri maalesef hala gerçekleşememiştir. Bu sürecin bir sonucu olarak devletin demokratikliği şeklen bir gerçeklik iken, bunun içinin doldurulması veya çoğulcu ve katılımcı boyutu konusuna geldiğimizde büyük ölçekli vahametler görülmektedir. Haliyle durum böyle olunca, demokrasinin beşiği olarak kabul edilen yerel yönetim kuruluşlarının ve özelde en karakteristik yerel yönetim birimi olan belediyelerin kendisinin şeklen demokratik kuruluşlar olsa da demokrasinin içselleştirilme durumlarını göz önüne aldığımızda büyük ölçekli sıkıntılar ortadadır.

Genelde yerel yönetimlerdeki özelde belediyelerdeki böylesi fakir demokratiklik düzeyi, 5393 sayılı belediye kanunuyla kurulan Kent Konseyleri de bu fakirlikten nasibini almaktadır. Şeklen geniş katılımlı çok ta karizmatik bir imaj çizen kent konseyleri kuruluşları, organlarının oluşumları ve kurullarının işleyişi bakımından demokratiklik açısından son derece vahim tablolar ortaya koymaktadır.

Makalemizde Kent Konseylerinin oluşum ve işleyişlerindeki bu sorunsallar ele alınacaktır. Faydalı olması ümidi ile.

Anahtar Kelimeler: kent konseyi, kent konseylerinin demokratikliği, demokratik düzey, çoğulcu demokrasi, katılımcı demokrasi, sivil toplum kuruluşu, yönetişim Okumaya devam et

Dünden Bu Güne Kabotaj ve Türk Denizciliğindeki Yeni İvmelenmeler

 

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi

Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölüm Başkanı

ÖZET:

Egemenlik olgusunu, sadece kara parçaları üzerinde veya bir devletin toprakları üzerinde algılamak en büyük yanılgıdır. Tarihten bu güne, özellikle suyolu taşımacılığının ülkeler arası yapılmaya başlanmasından bu yana karalarda olduğu gibi, egemenlik mücadelesi için büyük savaşlar denizde de olmuştur. Hatta hem dünya hem Türk tarihi, deniz savaşlarıyla doludur.

Egemenlik olgusunun sadece karasal değil yer yüzü üzerinde uluslar arası sözleşmelerle kabul edilen dünya sınırları kapsamında ele alınmasının bir sonucu olarak denize kıyısı olan ülkelerin kendi karasularında ticaret ve seyrüsefer yapabilme / yaptırabilme ayrıcalığına ya da hakkına kabotaj diyebiliriz.

Çalışmamızda, önce kabotaj hakkında genel değerlendirmelerde bulunulduktan sonra, sadece Türkiye’deki değil dünya üzerindeki kabotaj hakkı ve ivmelenmeleri konusuna değinilecek ve buna ilişkin tespit ve önerilerde bulunulacaktır.

Anahtar Kelimeler: Türk Denizciliği, Kabotaj, Eksen Kayması, Egemenlik, Egemenlik Hakkı Okumaya devam et