Kategori arşivi: Ahmet FİDAN (Yrd.Doç.Dr.)

Dr. Ahmet FİDAN ın Tüm Yazılarını Göster

Analitik ve Sistematik Açıdan, Denetim Kavramına Etik ve Evrensel Yaklaşım

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Üniversite Yaşam Etik Kurulu Üyesi

ÖZET:

Denetim kavramının determinantları ve bileşenleri, kendi içinde analitik ve sistematik açıdan örüntülüdür. Öyle ki, bir sistemin yönetimine evrensel düzen açısından baktığımızda, DENETİM ETİĞİ kavramıyla kesişiriz. Zira, denetim kavramı veya olgusu, türel bağlamda tek bir bileşenle üstesinden gelinebilecek bir durum değildir.

Sürdürülebilir denetim için evrensel yaklaşımın son halkası etik denetimdir. Etik denetim zaten denetimin 9 alt türünden biridir ve diğer türlerin içine sirayet edebilecek, teşmil edilebilecek özelliği bulunmaktadır.

Bu makalede, denetim türlerinden ETİK denetimi, diğer denetim türleri ile içteş bir şekilde ele alarak, “vicdan”, “öz/töz”, “ahlak”, “din” kavramlarına yer yer atıflarda bulunarak ele alacağız. Zira, etik kavramı, vicdanı formatlayacak, özü ortaya çıkaracak, ahlakı evrenselleştirecek, dini bir üst ortak paydaya çekecektir.

Anahtar Kelimeler:

etik, denetim, denetim türleri, etik ve denetim, evrensel denetim, öz denetim, ahlaki denetim, etik kuralları

Okumaya devam et

Kişisel ve Kurumsal Açıdan İmaj Oluşturma, İmaj Yaratma ve İmaj Yenileme Süreçlerine İlişkin Tespitler ve Bireysel / Kurumsal İmaj Oluşturma ve İmaj Koruma Modeli Önerisi

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Ünye İİBF Öğretim Üyesi

ÖZET:

Bireylerin ve / veya kurumların (örgütlerin, firmaların, organizasyonların, kuruluşların) en çok ihmal ettikleri konulardan birisi de imaj oluşturma ve imaj yönetimidir. Bu sihirli değnek bu gün için büyük sonuç vermese de orta ve uzun vadede bireysel ve kurumsal açıdan hayati sonuçlar doğuran bir faktördür. Ayrıca son dönemlerde sadece kurumsal çalışmalarda değil kurumların yapmış olduğu etkinlik eylem ve politikaların izleniminin pazarlanması konusunda “algı yönetimi” kavramı fazlasıyla popülarite kazanmıştır. Ki bu popülarite, günümüzün ve gelecek yüzyılların dijital ortamında veya teknosferinde sürekli olarak devam edecektir.

İmaj, bir kişi ve/veya kurum hakkında başka bir kişinin veya kişilerin ilk elde kafasında oluşturduğu izlenimdir. Bu izlenim, görme, duyma veya hissetme anında başlar, zamanla yerleşik hale gelir. Bu açıdan imajın oluşumu, (zihne imaj izdüşümünün yansıması) ilk bir dakika içinde gerçekleşirken, imajın yerleştirilmesi kısa ve orta dönemi almaktadır. Yerleşmiş / kanıksanmış bir imajın korunması ise, imaj yönetimine girmektedir. İşte bu yüzden, imajın yaratılması / oluşturulması kadar imajın kanıksatılmasında imajın yönetimi de önemlidir. Bu çalışmamızda da imaja ilişkin etki, etkilenim ve oluşacak potansiyel birikimin determinantları ele alınarak tespitlerde bulunulacaktır.

Anahtar Kelimeler: algı yönetimi, kişisel imaj, kurumsal imaj, imaj oluşturma, imar yaratma, imaj yönetme, imaj yönetimi, etkili iletişim, kurumsal iletişim, kurumsallaşma Okumaya devam et

Bir İnsan Olarak Koca Reis, Hayatı ve Vizyonu

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Ünye İİBF Öğretim Üyesi

ÖZET:

Osmanlı donanmasına uzun süre komutanlık yapmış olan, Osmanlı’nın sıra dışı vizyon veya taktiklerinin bir ürünüdür Piri Reis. Zira o ilkelde bir korsan idi. Korsanlıktan koca bir imparatorluğunun donanmasının başına kadar gelme istidadı gösretmiş bir şahsiyettir. Kendisinin bu noktaya gelmesinin en büyük sebebi belki de onun kişisel yaşamındaki gizemlerle dolu biyografisidir. Zira denizcilik aylar belki de yıllar boyunca deniz içinde bireyin kendi kendiyle başbaşa kalmasının sonucudur.

Piri Reis te çağı ve çağından sonraki dönemlerde yüzyıllarca ortaya koyduğu haritalarla bütün dünyaya ışık tutmuştur. Bu haritalarının o günkü şartlarda ortaya konulması veya te’lif edilmesini anlamadaki beşeriyetin acziyetini bu günün bilim dünyası ifade edememektedir. Özellikle koca reisin özellikle Akdenizi ve batı denizini bir göl gibi avucunun içi gibi bilmesi ona Osmanlı adına üstün bir manevra kaabiliyeti vermiş ve güç kazandırmıştır.

Kendi dönemi içinde düzlemsel olarak çizim imkanları, o dönem için uçak vb. hava aracının kullanıl(a)mamış olması pasifikten, Amerika kıyılarına, Asyadan Hint Denizi’ne kadarki bölgelerde vertikal ve lineer olarak ortaya çıkardığı eserin tılsımını zirveye çıkarmaktadır. Okumaya devam et

Köy Kanunu Tasarı Taslağına İlişkin İncelemeler İrdelemeler ve Öneriler

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi

ÖZET:

Şu an için 65 maddeden oluşan Köy Kanunu Tasarısı Taslağı 65 madde olarak öngörülmüş olan 27 sayfalık bir metindir. Tasasısı taslağı metin hacmi bakımından olağan / normal bir içeriğe sahiptir. Teknik açıdan gözle görülür bir sorun yoktur.

Kadim köy kanu, tıpkı dernekler kanunu gibi, tıpkı 657 sayılı devlet memurları kanunu gibi, devletin temeli niteliği taşıyan çok önemli kanunlarımızdandır. Yerel yönetimlerin temeli (orijini) sayılan köy kanunu, klasik belediye kanununun, büyükşehir belediyesi kanununun, il özel idaresi kanununun, belediye gelirleri kanununun 2015 ve 2016 daki reform sürecinde değişmesinin ardından neredeyse maddelerinin kahir ekseriyeti havada kalmış dırumdadır. Bu nedenle köy kanununun revize edilmesi bu gün için imkansız hale gelmiş yeniden yazılması ve TBMM de kabul edilip yürürlüğe girmesi zorunluluk halini almıştır.

Bu çalışmamız da İçişleri Bakanlığı’nın sitesine koymuş olduğu tasarı taslağına ilişkin irdelemelerimizi kapsamaktadır. İlgili bilim insanlarına faydalı olmasını ümid ederiz.

Anahtar Kelimeler: Köy kanunu, yerel yönetimler, tasarı taslağı, içişleri bakanlığı, mahalli idareler Okumaya devam et

Uydukent, Saçaklanma Kentleşmede Bölgesel Eğilimler ve Köy Kent Açılımı: Tersine Göç Sürecinde Asimetrik Göç kaygısı Üzerine

Uydukent, Saçaklanma Kentleşmede Bölgesel
Eğilimler ve Köy Kent Açılımı: Tersine Göç
Sürecinde Asimetrik Göç kaygısı Üzerine

Yrd.Doç.Dr. Ahmet FİDAN

Ordu Üniversitesi Öğretim Üyesi

“Asimetrik göç sorunsalı: Hadi gel köyümüze geri dönelim”

 

ÖZET

Teknik ama bir o kadar da öncelikli ulusal sorunlarımızdan birisi de “tersine göç” sürecindeki “asimetrik göç” sorunsalıdır.

Mücavir alan kavramının neredeyse anlamını yitirdiği “İstanbul Metropoliten Alanı’ndaki yoğuşma ve bölgedeki kentsel obezleşme, insanca yaşam açısından, yerel kamusal hizmet sunumu için yetersiz kalması bölgesel eğilimleri kaçınılmaz hale getirmektedir. Bu süreç merkezi yönetimleri şiddetle desantralizasyona iterken. bu çerçevede tıpkı büyükşehirleşme süresince olduğu gibi (nüfus artışı ve kent merkezleri birbirine yaklaşarak büyükşehirler oldu) bölgesel süreçte de büyükşehirler birbirlerine yaklaşmakta ve kaynaşmakta bu yaklaşmanın sonucunda büyükşehirlerin birbirleri ile entegrasyon gereksinimi ortaya çıkmaktadır. Okumaya devam et